Unlu bir müzisyenin hazır bulunduğu yemekte ev sahibi piyano resitali vermiş. Evin hanımı müzisyenden izlenimlerini sorar.
--kocami nasıl buldunuz?
--enstein gibi madam.
--Ama einstein piyano calmazki...
-- bili
15 Haziran 2018 Cuma
13 Haziran 2018 Çarşamba
Poster
Mısır da hristiyan bir poster satıcısı Mubarek'in resmini 1 liraya satarken hz.isa' nın posterini 5 katı daha yüksek paraya satıyormuş. Bunun sebebini soranlara şöyle demiş:
- --Ama Mesih çarmıha gerildi. Mübarek te çarmıha gerilsin. Onun posterini 10 katı daha pahalıya satmazsam şerefsizim.
7 Haziran 2018 Perşembe
Satıcı
---Basit bir gözlük alışverişi bu. Alırsınız almazsınız. Çok ta önemli değil. Ama satış görevlisi arkadaşıma , "bırak bu satıcı ayaklarını " derseniz ,kusura bakmayın ben de bir şekilde araya girerim.
Bu arkadaşın işi satıcılik. Bundan rahatsız mı oldunuz? Bazıları bize hizmet sektörü falan diyor. İşimizi onore etmek amacıyla. Hayır efendim biz satıcıyız. Tabii,satışa konu olan hizmeti eksiksiz yapmaya çalışırız. O ayrı. Ama dedim ya bizim işimiz satıcılik. Gözlük satarız, peynir satarız, ekmek satarız, bilet satarız.
Satış, konusu insanlıkla beraber ortaya çıkmış bir şey. Bakmayın siz satıcı lafını olur olmaz yerde kullanıp, değerini küçülmeye çalışanlara.
Bir yazar ,bir ressam,bir sanatçı ne yapıyor sanıyorsunuz.? Sadece kitap yayınlayan bir yazar,sizce satıcı değil midir? O da düşüncelerini satıyordur. Sanatçılar, blim adamları, politikacılar ticari ilisilerden güya uzak duruyorlar. Oysa onlar satıcıların piri sayılırlar. Sen gözle görülür somut bir şeyler satarken,onlar hayallerini,aşklarını, düşüncelerini, anılarını paraya çevirirler. Mirildadiginiz bir müzikten, seyrettiğiniz bir filme, okuduğunuz bir kitaptan,hayranlıkla izlediğiniz bir resime kadar her şey aslında satış için vardır. Bakmayın siz benim parayla pulla günlük ticari işlerle ilgim yok demelerine. En kral satıcılar aslında onlardır.
Hayat,satış üzerine döner. Satış, yoksa hayat ta yok. Satıs'in olmadığı yerde yaşam durmuştur. Arkadaşlarını, dostlarını, hatta vatanını satmakta böyle bir ticari ilişkidir. Satışa konu olmayacak hiçbir konu yoktur dünya üzerinde. Hiç bir şey bulunamazsa insan kendine döner. Kendini,onurunu,etini , hayatını, rüyalarını, duygularını, anılarını, aklını, emeğini, kalemini,her bir şeyini satar. Yeter ki alıcı olsun. Hatta, o an için alıcı yoksa bile satar. Nasıl olsa her malın bir alıcısı vardır ve bir gün elbet ortaya çıkacaktır.
Ben satıcıyim. Her şeyi değil, sadece gözlüğümü satarım. İyi de satarım kuşkunuz olmasın. Siz de paranızı satıyorsunuz, bu gözlük karşısında. Ben sizi satıcı diye küçümsü yor muyum.? Hayır, efendim.siz alıcı falan değilsiniz. Siz de saticisiniz. Zaten bu dünyada alıcı diye bir şey yok. Herkes satıcı. Herkes gücü oranında bir şeyler satıyor. ..
diye , kulak misafiri olduğum "satış" konusunda ki polemiğe tam giriyordum ki, bizim çocuk ödendi makbuzunu adamın eline sıkıştırıp 700 lirasını alınca yüzümde eksik olmayan gülümseme ile ( Allahim sen beni boş konuşmaktan koru diyerek ) adamın elini sıkıp kapıya kadar uğurladım.
Bu arkadaşın işi satıcılik. Bundan rahatsız mı oldunuz? Bazıları bize hizmet sektörü falan diyor. İşimizi onore etmek amacıyla. Hayır efendim biz satıcıyız. Tabii,satışa konu olan hizmeti eksiksiz yapmaya çalışırız. O ayrı. Ama dedim ya bizim işimiz satıcılik. Gözlük satarız, peynir satarız, ekmek satarız, bilet satarız.
Satış, konusu insanlıkla beraber ortaya çıkmış bir şey. Bakmayın siz satıcı lafını olur olmaz yerde kullanıp, değerini küçülmeye çalışanlara.
Bir yazar ,bir ressam,bir sanatçı ne yapıyor sanıyorsunuz.? Sadece kitap yayınlayan bir yazar,sizce satıcı değil midir? O da düşüncelerini satıyordur. Sanatçılar, blim adamları, politikacılar ticari ilisilerden güya uzak duruyorlar. Oysa onlar satıcıların piri sayılırlar. Sen gözle görülür somut bir şeyler satarken,onlar hayallerini,aşklarını, düşüncelerini, anılarını paraya çevirirler. Mirildadiginiz bir müzikten, seyrettiğiniz bir filme, okuduğunuz bir kitaptan,hayranlıkla izlediğiniz bir resime kadar her şey aslında satış için vardır. Bakmayın siz benim parayla pulla günlük ticari işlerle ilgim yok demelerine. En kral satıcılar aslında onlardır.
Hayat,satış üzerine döner. Satış, yoksa hayat ta yok. Satıs'in olmadığı yerde yaşam durmuştur. Arkadaşlarını, dostlarını, hatta vatanını satmakta böyle bir ticari ilişkidir. Satışa konu olmayacak hiçbir konu yoktur dünya üzerinde. Hiç bir şey bulunamazsa insan kendine döner. Kendini,onurunu,etini , hayatını, rüyalarını, duygularını, anılarını, aklını, emeğini, kalemini,her bir şeyini satar. Yeter ki alıcı olsun. Hatta, o an için alıcı yoksa bile satar. Nasıl olsa her malın bir alıcısı vardır ve bir gün elbet ortaya çıkacaktır.
Ben satıcıyim. Her şeyi değil, sadece gözlüğümü satarım. İyi de satarım kuşkunuz olmasın. Siz de paranızı satıyorsunuz, bu gözlük karşısında. Ben sizi satıcı diye küçümsü yor muyum.? Hayır, efendim.siz alıcı falan değilsiniz. Siz de saticisiniz. Zaten bu dünyada alıcı diye bir şey yok. Herkes satıcı. Herkes gücü oranında bir şeyler satıyor. ..
diye , kulak misafiri olduğum "satış" konusunda ki polemiğe tam giriyordum ki, bizim çocuk ödendi makbuzunu adamın eline sıkıştırıp 700 lirasını alınca yüzümde eksik olmayan gülümseme ile ( Allahim sen beni boş konuşmaktan koru diyerek ) adamın elini sıkıp kapıya kadar uğurladım.
2 Haziran 2018 Cumartesi
Churchill ve şoför
Winston Churchill, bir program için radyoya yetişmesi gerekmektedir. Bindiği taksi şoförüne biraz dışardan beklemesini söyler. Taksi şoförü
--Bekleyemem. Churchill 'in basın toplantısı var. Onu izleyeceğim
der. Bu cevaptan çok memnun kalan devlet adamı taksiciyi ödüllendirmek için fazladan 100 sterlin verir. Bu hareket karşısında şaşıran şoför ,parayı cebine koyarken konuşur,.
-- S..rim Churchill 'ı . Ben sizi beklerim bayım.
--Bekleyemem. Churchill 'in basın toplantısı var. Onu izleyeceğim
der. Bu cevaptan çok memnun kalan devlet adamı taksiciyi ödüllendirmek için fazladan 100 sterlin verir. Bu hareket karşısında şaşıran şoför ,parayı cebine koyarken konuşur,.
-- S..rim Churchill 'ı . Ben sizi beklerim bayım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)