28 Aralık 2023 Perşembe
IRKÇILIĞI TANIMAMAK..
.francia Márquez Kolombiya başkan yardımcılığı adaylığı için kampanya yürüttüğü sırada rakibi general José Luis Esparza ülkedeki ırkçılık sorununu "hiçbir zaman hissetmediğini" söylediğinde Márquez isyan eder
: " Afrika dışında en geniş üçüncü siyah nüfusa sahip kolombiya da Irkçılığı reddetmenin bir yönü de onu tanımamaktır. Irkçılığı hissedenler ondan etkilenenlerdir."e
TEŞKİLAT VE TAVUK
Ecevit iktidarı dönemi bazı temel maddelerin yokluğu çekiliyordu. Demirel de her gittiği yerde bu yoklukları eleştiriyordu.Biz Bursa da seçim otobüsünde Erbil Tuşalp ile yan yana oturuyorduk. Sırada hangi ilçe varsa, o ilçenin AP ilçe başkanı otobüse binip Demirel’e ve teşkilattan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bilgiç’e oranın sorunlarını anlatıyordu. Demirel de bu anlatılanlardan orada neye ağırlık vereceğini çıkarıyordu. Örneğin tavukçulukla geçinen bir ilçeye gelmeden önce ilçe başkanı piyasada yem bulunmadığını, tavuk üreticilerinin perişan olduğunu anlatmıştı. O ilçeye gelince Demirel otobüsün üstüne çıktı ve konuşmasına şöyle başladı: “Duyduğuma göre bu hükümet geldiğinden beri tavuklarınız bile yumurtlamaz olmuş!”Biz oradan ayrılırken kesin olan bir şey vardı ki, ahali günlerce Demirel’in Ankara’da oturduğu halde konuya nasıl bu kadar vakıf olduğunu takdir ediyordu. DOĞAN YURDAKUL
MOTOR
Agâh Özgüç “Türk Sinemasında İstanbul” adlı kitabında filmlere konu olmuş mekanların hikayelerini anlatıyor. Kitapta şöyle bir anekdot var: Yönetmen, figüran kadına “Gel deyince içeri gireceksin” der. Kadın da beklemeye başlar. Yönetmen komut verir. “Motor!” Sonra da kadına “gel” der. Kadın nedense, bir türlü gelmez. Dördüncü tekrarda kadın yine gelmez ve sinirlenerek yönetmeninin yanına gider. “Ulan herkesin içinde motor diyerek beni neden reklam ediyorsun?” Çekimin yapıldığı yer Karaköy’de bir genelevdir, figüran kadın ise rica-minnet oynatılan genelevde çalışan kadınlardan...
27 Aralık 2023 Çarşamba
KÜL TABLASI VE İÇKİ
Beyoğlu Çiçek pasajının girişnde ki büyük dükkan Degustasyon diye anılır, içki adabına ayrı bir dikkat edilirdi. Bir gece ismi meçhul bir adam,kü
ltablasına zeytin çekirdeği ve sıkılmış limon kabuklarını atınca, mekanın müdavimlerinden Osman Nihat beydavudi sesiyle gürledi.
---Mirimo tablaya sadece sigara söndürülür. Çöp tenekesi arıyorsanız Belediyekamyonu birazdan gelir. İSLAM ÇUPİ
GALATA DA KAZA
Tahsin Öztin'in yaptığı bir trafik kazası yıllar yılı hep konuşulmuştu Hürriyet gazetesinde. Tahsin Öztin, Galataköprüsünde bir adama çarpmış, hafif yaralamıştı. Bir nüfus sayımı günü ve sokağa çıkma yasağı varken. İSLAM ÇUPİ
ETYEMEZ
Samatya SSK hastanesinin önündeki denize Etyemez derlerdi. Benim çocukluğum da herkesin yüzme öğrendiği bir sahildi. Sirkeciden Zeytinburnu'a kadar derinliği yavaşyavaş artan,dibinde kumu olan tek koy idi. Burada oğlu denize girdiği için feryat figan eden bir kadına balıkçı Armen'in teknesinden seslenmesini hiç unutmam.
--Ne bağırıyorsun kadın? Bırak çocuk yüzsün işte.Bu denize boşuna mı etyemez demişler? Kimsenin çocuğunu almamıştır o. ( HeY GİDİ İSTANBUL)
25 Aralık 2023 Pazartesi
İŞ İŞTİR !
Bir hristyan okulunda öğretmen Dünya da gelmiş geçmiş en büyük insanı sorar. Bilene 20 dolar verecektir. Cevaplar gelmeye başlar
George Washington.
-“Abraham Lincoln!
-“Jan Dark!
. Bu sırada Yahudi öğrenci Abraham -“İsa Peygamberdir” dedi.
Öğretmeni bu cevaptan dolayı son derece memnun olmuştu.
-“Bravo Abraham, aferin, gel al 20 dolarını.” Dersten sonra cevaptan çok memnun kalmış olan öğretmen Abraham’a neden
“İsa” cevabını verdiğini sordu. Abraham:
-“Öğretmenim, aslına bakarsanız bence dünyadan gelmiş geçmiş en büyük insan Musa Peygamberdir. Ama, iş iştir
AİDS VE KADER
” dWimbledon Tenis Turnuvalarının şampiyonlarından biri AIDS hastalığına yakalanır. Hastanedeki tedavi surecinde bir gazeteci kendisiyle röportaj yapar. Gazetecinin son sorusu:
-“Yüz binde bir yakalanılan bir hastalığa yakalandınız. Kendi kendinize hiç “TANRIM, NEDEN BEN?” diye hiç sorgulamadınız mı?” Tenis şampiyonunun cevabı biraz uzun ama müthiştir.
“-Dünyada 5 milyon çocuk tenis oynar. Bunlardan 500 tanesi başarılıdır ve müsabakalara katılır. Bunların sadece 100 tanesi Wimbledon Tenis Turnuvasına katılamaya hak kazanır. İşte ben o yüz kişiden biri olarak bu turnuvaya katıldım ve şampiyon oldum. Şampiyonluk kupasını havaya kaldırdığımda “TANRIM NEDEN BEN?” diye sorgulamadım. Şimdi neden sorgulayayım.
SIFIR KÜRTAJ
bir miting sırasında Gustavo Petro Kolombiya'da kürtaj haklarına tam desteğini dile getirmekten geri durmuş, bunun yerine "ülkedeki kürtaj sayısını sıfıra indirecek gebelik engelleme programlarını teşvik edeceğini" açıklamıştı.
O sırada Petro ile birlikte sahnede olan Francia Márquez, Petro'ya dönüp şöyle dedi: " Bahsettiği 'sıfır kürtaj' noktasına ulaşana kadar kaç kadının daha ölmesi, kaç kadının daha tüm o acı verici durumlardan geçmesi gerekiyor?"
GAZETECİ POLİS
Ahmedinejad'ın seçimleri kazanmasının ardından İstanbul'da yaşayan İranlı öğrenciler seçimleri boykot etmek için bir basın açıklaması düzenlemişti, açıklamanın ardından basın metnini almak için davrandığımda polisle aynı kağıdı tutmuş ve vermemekte direnmiştim. Onun da kağıdı bırakmadığını görünce
"Ben haber yapıyorum, bu açıklama gazetecilere dağıtılıyor, bırakır mısınız?" dediğimde şöyle bir yanıt almıştım:
"Kusura bakma bacım ben de gazeteci sayılırım. merkeze haber vereceğim, acelem var"emine özcan
16 Aralık 2023 Cumartesi
MATEMETİK VE PAPA
Bir akşam yemeğinde, Bertrand Russel'a yanlış bir önerme'den nasıl doğru bir önerme çıkarılacağı sorulur.
- Örneğin, derler, eğer 0 = 1 ise Papa olduğunuzu kanıtlayabilir misiniz?
Bertrand Russell omuz silkerek,
- Bundan kolay ne var, der. Eğer 0 = 1 ise 1 = 2 olur. Çünkü, 1 = 1 eşitliğiyle 0 = 1 eşitliğini toplarsak, 1=2 eşitliğini buluruz:
Demek ki 2, 1’e eşitmiş. Şimdi Papa’yla beni boş bir odaya koyun. Odada kaç kişi var?
- İki kişi elbette! diye yanıtlar soruyu soran.
- Ama iki bire eşit. Demek ki odada bir kişi var. Papa’yla ben... Yani ben Papa’yım...
KAZIKLI MİLOSEVİÇ
3 Mart 2007 tarihinde “Sırp kasabı” lakaplı sabık Sırp diktatörü Slobodan Miloseviç'in yeniden dirileceğine inanan Miroslav Miloseviç adındaki bir şahıs, arkadaşıyla birlikte gece saat | sularında diktatörün Belgrad'ın yakınlarındaki Pozarevac köyünde bulunan mezarına girmişler. Tabut üzerinden kalbin olduğu yere bir metre boyunda, (akdiken) bir kazık çakmıştır.
Polis karakolunu cep telefonuyla arayan gençLer, Miloseviç'in mezarının içinde bulunduğunu, diktatörün kabrinden geri kalkmaması için tabutuna kazık çaktığını, teslim olmak istediğini söyler. Köydeki polislerin ilk uyarısı sabık diktatörün elinin onu mezara çekmemesi için dikkatli olmasını istemeleri olur. (Türk Kültüründe Vampirler)
DUA- BEDDUA
İmam, papaz ve haham. Bir konuda anlaşamayıp birbirlerine girerler. İmam, “dünyada ne kadar taş, toprak demir varsa hepsi Hıristiyanların başına düşsün” dileğinde bulunur.
Papaz da, “dünyada ne kadar gemi, uçak ve araba varsa onlar da Müslümanların başına düşsün” temennisinde bulunur. Bu ikisi birbirlerine bağırıp çağırıp beddualarda bulunurken, hahamın sessizce oturduğunu fark ederler. İkisi birden hahama sorarlar “sen niye bir şey söylemiyorsun.” Haham sakince “ben zavallı bir din adamıyım, söylediklerinize ne diyebilirim ki, ancak bana âmin demek düşer
ÖDEŞME
Şöyle bir fıkra vardır; Han, huzurunda şarkı söyleyen bir şarkıcırın sesini çok beğenir, ona, "Yarın saraya gel," der. "Seni on altınla ödüllendireceğim." Ertesi gün şarkıcı huzura çıkar, Han'a vaadini hatırlatır. Han bu kez de, "Koskoca adamsın," der. "Dün sen okudun ben hoşlandım, ben de bir söz söyledim sen hoşlandın, ödeştik yani. Artık bugün ne diye kalkıpta buralara gelirsin be adam?"
PEYGAMBERLİK ZOR İŞ..
Biri ak sakallı ahretlik iki arkadaş ikindi namazını beklerken, caminin karşısındaki çay ocağında oturmuş sohbet ediyorlar. Ak sakallı olan birdenbire "Habu peygamberluk da çok zor iştur ha!" demiş, "Ben beceremezdum." Arkadaşı da hayretle
"Noldi ula, niye dedun oni?" diye sorunca şöyle cevap vermiş:
"Cenab-u Allah, İbrahim'e deyi ki, uşağunu keseceksun. O da kalkayi İsmail'uni kesmeye. Bana hauyle deseydi, girerduk birbirimuze!.."
BİR DİNCİ, BİR LAİK, BİR ALEVİ
Hiç kimse 24 saat şeriatçı, 24 saat laik değildir. Diyelim karşınızda 3 kişi var; biri ateist, biri başörtülü, biri de alevi olsun. Hangisiyle sohbet etmek, aynı sofraya oturmak, seyahate çıkmak isterim? Benim sadece bu sıfatlara bakarak verebileceğim bir cevabım yok. Hangisi hoş sohbetse, daha iyi fıkra anlatıyorsa onunla vakit geçirmek isterim. Bu kadar basit.
— Murat Menteş
OKUMAK YAZMAK
Tevfik Fikret, Bir gün Halit Ziya'ya,
--Mehmet Emin Yurdakul, şiirlerini bana okumaya verdi der.
Mehmet Emin'in şiirlerini zayıf bulan Halit Ziya,
--Keşke yazmaya verseydi diye cevaplar.
EVLAT DEVLET
Şehzade Mustafa idam edilir. Kanuni perişan haldedir. Rüstem paşa, padişahı teselli etmeye çalışır.
--Hünkarim bu kadar helâk etmeyin.kendinizi..
Kanuni,
--Konuş Rüstem konuş der. Ne devlet senin, ne evlat senin.
CİMRİ VE ZALİM
Çok zengin bir avukatın kapısıni çalan yardımseverler, yoksullar için para isterler.
-- Bu toplumdan kazandığınız servetinizin küçük bir bölümünü topluma iade etmek istemez misiniz?
Avukat sinirlenir.
--Annemin uzun bir hastalıktan sonra yatalak olduğunu,hastane masraflarının kaç para olduğunu bilmezsiniz tabii.Kardeşim, savaş gazisi,kör ve tekerlekli sandalyede. Kızkardeşimin kocası trafik kazasında öldü.3 çocukla bes parasiz ortada kaldı. hıı ?
Heyet,
--Üzuldük. Bunları bilmiyorduk.
Avukat hızını alamaz.
--Pekela beyler, ben onlara zırnık koklatmazken size niye vereyim?
KUMCU KUMA GETİRİR
Gökkuşağı kadın derneğine gelen 40 li yaşlarda bir kadın,dernek yöneticileriyle görüşmek istemiş. Biz de toplantı halinde olduğumuz için Memoş adlı eşcinsel arkadaşımız karşılamış.. Çay ikram etmiş. Sinirli halini teskin etmek için bir ön görüşme yapmış.
Kadın,kocam 2 çocuktan sonra üzerime kuma getirmeye kalkıyor. Buna dayanamam. Falan demiş. Memoş, kocan ne iş yapıyor diye sormuş.
--Pazarciydı. Sonra kamyon aldı. Kum taşıyor deyince,
Memoş,
Tabii ya . Kum taşıyan kuma getirir. Sen git kamyonu sat. Kum mum taşımasın adam anacığım demiş.
(Ruveyda Tosun)
11 Aralık 2023 Pazartesi
ATATÜRK İÇKİSİ
M.cevdet Anday, arkadaşı seramik sanatçısı Füreyya'nın davetindedir. Konu Atatürk üzerine geldiğinde, Atatürk'ün sofrasına da oturmuşluğu olan Füreyya--Bir tutturmuşlar Atatürk leblebi ile içki içerdi falan..Hayır efendim. O da herkes gibi içkisini yemekle alırdı diyor.Melih Cevdet bilmediğini itiraf ediyor.
--Biz bilmeyiz hanımefendi. Bize İnkilap tarihinde öyle öğrettiler. REFİK DURBAŞ
8 Aralık 2023 Cuma
AKİF MISIR DA..
Mehmet Akif,Mısır Üniversitesinde ders vermeye başladığı sırada bir dostu sorar:
— Nasıl Arapçayı kolay takrir edebiliyor musunuz? Cevap verir:
— Derse başladığım zaman talebeye şöyle dedim: “Siz Benim Arapçama gülmeyin ben de sizin Türkçenize. Geçinelim gitsin!
TELE-İŞLETME
“ telefonların yeni yaygınlaştığı dönemde telefonla işletme olayları artmıştı.Bizim telefona da bir küçük kız dadanmıştı. Sanki biliyormuş gibi tam akşam yemeğine oturduğumuz zaman bizim telefon çalıyor. Bizimkiler ya bir şeyler konuşuyorlar, ya kızıp kapatıyorlar. Bir kez de ben açtım. Çok şımarık bir küçük kız, bilmiş bilmiş konuşuyor, arkadan da hanım gülmeleri geliyor. Ertesi akşam da yine ben açtım, ‘Buyurun’ dedim. Küçük kız ‘Siz kimsiniz?’ diye sordu. ‘Ben senin gerçek babanım, yavrum.’ dedim. Ufaklık ‘Babacığım, babacığım’ diye konuşmaya başladı. Arkadan birtakım sesler geldi. Küçük kız ‘Benim gerçek babammış!’ diye açıkladı. Telefon şak diye kapanıverdi. Kapanış o kapanış.” (s. 337-338 MUHARREM DAYANÇ)
KOMÜNİZM VE ATATÜRK
Atatürk’ün “Türk âleminin en büyük düşmanı komünizmdir. Her görüldüğü yerde ezilmelidir” sözü 60’lı yıllarda sağcıların dilinde dolaşırdı. O zamanki TİP milletvekili Çetin Altan konuyu kurcaladı; Atatürk’ün bu sözüne ilişkin belge, bilgi ve tanık sordu. Hiçbir yerden ses gelmeyince yazar ve senarist Münir Hayri Egeli ortaya çıkarak “Atatürk’ün el yazısıyla bir kâğıda yazmış olduğu sözü, kâğıdı bir cama dayayarak kendi eliyle kopya ettiğini” açıkladı. Yani belgenin aslı yoktu; Egeli tarafından “yazılmış” kopyası vardı!Kopya, karşılaştırma için Atatürk’ün kendi gerçek el yazısı örnekleriyle birlikte İsveç’te bir kuruma gönderildi. Kurumun değerlendirmesine göre el yazısı Atatürk’e ait değildi.Çetin Altan’a taşı gediğine koyma fırsatı çıkmıştı: “Beyefendi, siz de önemli bir zatsınız, böyle bir düşünceniz de olabilir. Atatürk demeniz şart mı? Aynı sözü yazın, altına da deyin ki imza: Münir Hayri Egeli…” METİN ÇULHAOĞLU
ZAYIF YÜZÜNDEN YANMAK
Bir Ramazan akşamı, kibarların birinin konağında iftar varmış. Davetlilerdenzayıf, cılız imamın biri top atılıp oruç bozulduktan ve karşısında oturan iki şişmanBektaşi babasını hayret ve ibretle süzdükten sonra.- Dünyanızda orucu yer, rakıyı içer, namazı geçer, şişmanlarsınız. Yarın ahrette bu kocaman gövdelerin nasıl yanacağını düşünüyorum, deyince babalardan yaşlıcası:- İmamın, düşündüğün şeye bak. Biz dünyada yer içer yaşarız. Cehennemlikoluruz. Yarın ahrette zebâniler bizi tuttukları gibi ateşe atarlar. Hâlbuki fazla şişman olduğumuzdan ateş “puf” diye söner. Zebâniler “Aman ateş söndügetirin kuruları.” diye bağrışırlar. O zaman sizin gibi kuruları getirip altımıza koyarlar. Kuru olduğunuzdan derhal alev alırsınız. Hocam, böylece sizinnârınıza biz de yanarız demiş (Yıldırım, 1999: 102).
1 Aralık 2023 Cuma
WİLSON ÇİVİLERİ
Wilson adında bir çivi fabrikatörünün reklama ihtiyacı vardır.Anlaştığı reklamcı bir süre sonra 3 taslakla gelir.Birinde, Hz.İsa'yı çarmıha çivilemekle meşgul bir Romalı asker "Wilson Çivileri kullanın, onlar her şeyi taşır" demektedir. Wilson çılgına döner.
" İkinci taslakta yine çarmıha gerili İsa vardır. Romalı bir asker yukarı doğru bakmakta ve "Wilson Çiviler her şeyi taşır," der. Wilson kendini tutmaya çalışarak,"sen beni anlamıyorsun, çarmıha gerili İsa istemiyorum.
ve 3. taslak.saçları uzamış, çıplak bir adam nefes nefese koşmakta, bir grup Romalı asker de peşinden kovalamaktadır. askerlerden biri şöyle der : "Keşke Wilson Çivileri
kullansaydık !.."
EDEBİ İŞKENCE
Bernard Shaw,‘’Jan Dark’’ oyunundan bir bölümü okul kitabına almak isteyenlere karşı şu yanıtı verir;
"Kim benim oyunlarımı okullarda zorla okutur, benden de Shakespeare den nefret edildiği kadar nefret edilmesine neden olursa, Allah’ından bulsun! Benim oyunlarım işkence aracı olmak için yazılmamıştır."
15 Kasım 2023 Çarşamba
ANAHTAR PARASI
Ankara da bir evi açmam için çağırdılar. Gittim kapıyı açtım. Ev bomboş. Karısı evi boşaltmış. Adam her yere baktı. Kendi kendine söylendi. Elektrik lambalarına kadar almışlar. Çöp kutusu bile yok.. Ulan madem evi boşaltınız, kapıyı niye kilitliyorsunuz ?( KİLİTÇİLER)
TÜRKÇE
: 60’lı yıllarda Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu, Yaşar Kemal’in aynı adla “Teneke” romanından tiyatroya uyarlanan oyunu sahnelemektedir.
Ülkü Tamer ile benim de oyunda küçük bir rolüm vardı.
Kapı açılacak ve Ülkü Tamer, Gülriz Sururi’ye “Buyrun” diyecektir.
Oyun başlamadan önce kuliste Gülriz Sururi, Ülkü Tamer’i uyarır:
“Buyrun derken u’ları uzatma, Türkçe söyle!”
Ülkü Tamer’in yanıtı “Ben Türkçeyi yalnız şiirde kullanırım” ALİ ÖZGENTÜR
NEFRETİN BİR YÜZÜ
hedepeli üye Seyran Güzel,,, muhafazakar bir amcaoğlunun sözlerini arkadaşlarına aktarıyor.
--Hedepelileri sevmiyorum . Ama Hüda kaya ile ömer faruk gergerlioğlunu hiç sevmiyorum. Biri başını açsa, diğeri rakı içse belki bu kadar nefret etmezdim. (Ferhat Yakı)
SABAHATTİN ALİ TÜRKÜSÜ
Sabahattin Ali’nin kızkardeşi Süheyla Conkman anlatıyor:
Onu asık suratlı hiç görmemişimdir. Bazen de kendi kendine söylediği şarkılar vardı ki, hiç aklımdan çıkmaz, duydukça onu anımsarım:
“Tabutumun altı çatlak,
beni vuran benden alçak,
sol böğrüme girdi bıçak,
yâr yâr aman…” Meğer kaderinin şarkısı imiş, bilemezdik.
CİNÇAVAT
·
Hacım selamlar. Köyünüz pek güzel
Hoş geldiniz.köprübaşi köyü olarak sizi burada görmekten çok mutluyuz.
Burası tarihi bir köy di mi hocam?
Elbette.cok eski bir köy burası. İğdırın tuzluca ilçesine bağlıyız. Ermenice adı çinçavat.
Çinçavat? Çok enteresan. Çinçavat ne demek?
Ermenice imansız, dini bozuk demek.
Şükür kurtuldunuz bu isimden.
Çok şükür şimdi köprübaşı olduk. Ama bir şey söliyim mi? Degisen bir şey yok. Yine dinsiz,yine imansız. (Sora sora gezi)
4 Kasım 2023 Cumartesi
DİDEM MADAK CADILARI
Didem madak, İstanbulda bir şiir festivaline davet edilir. Kendisinden kısa bir özgeçmiş istenir. Özgeçmişinde şu sıralar cadı ve büyü ile ilgilenmekte olup, Efsunlu bir kitap yazmayı düşünmektedir cümlesi tanıtımdan çıkarılır.
Bunu farkeden Didem Madak, festivale katılmaktan vazgeçer. Şunları söyler.
Cadıları sevmeyenleri sevmiyorum..Cadılardan korkanlardan korkmuyorum. HİCRİ İZGÖREN
AYDIN HAVASI
Haldun Taner, uzun konuşmacılar için şunu tavsiye eder.
bir konuşmanın iki yanı vardır. Başı ve sonu… Bu ikisinin arası ne kadar yakın olursa o kadar iyidir!
İNGİLİZ KAPİTAL
Marx henüz sağken Kapital’i çalındı! H. Hyndmann Kapital’in emek ve sermaye ile ilgili bölümlerinden kaynak göstermeksizin alır ve Herkes İçin İngiltere adlı kitabında kullanır. Kendini de şöyle savunur.
İngilizler yabancılardan ders almaktan hoşlanmamaktadırlar.
18 Ekim 2023 Çarşamba
2 ARADA 1 DEREDE
Benim sanatçılığım karşısında toplumda bir bütünlük yok. Ressamlara soruyorlar. ''Bedri nasıl bir ressamdır? ''
--Ressamlığını bilmem ama , şairliği iyidir.
Şairlere soruyorlar. ''Bedri nasıl bir şairdir? ''
Onlarda
--Şiiri hakkında bir şey söyleyemeyiz ama, iyi bir ressam olduğuna kuşku yok. BERDİ RAHMİ EYÜBOĞLU
İYİ RESİM
Ressam Ragıp Gökcan, paris te bir barda hem resim yapmakta, yaptığı resim karşılığında da bedava yemek ve yatak ihtiyacını karşılamaktadır. Ama patronu onu anlamamaktadır.
--Mösyö Ragıp, şu potreyi yarım saatte yaptı. Harika! Ama bu peyzajla 2 gündür uğraşıyor.Ve asla birincinin düzeyinde değil.
Ragıp ,dayanamıyor.
--Mösyö Lois diyor.
Ben ancak aç olduğum zaman iyi resim yaparım.
Patron gülümser.
--Anladım der. Bundan sonra sizden nasıl iyi resim alacağımı öğrendim.
Ragıp, kendi kuyusunu kazdı. GÜLÜMSETEN ANILAR
İSLAM DA SOSYALİZM
Nazım Hikmet'in yakın arkadaşı Faik Bercavi, 1946 da ''İslamda Sosyalizm'''i yayınladığı zaman , sol çevreler bu kitabı çok yadırgadılar.
--Ne yapıyor bu Faik? Sosyalist olmak için camiye mi gideceğiz? diyorlardı. HIFZI TOPUZ
ŞAİRDEN KALANLAR
Nazım, Sovyetlerde, sanatçıların özgür olamadığından , izlendiklerinden şikayetçidir. Yazarlar birliği toplantısında bu düşüncelerini dile getirir.Pravda gazetesinin baş yazarı, Kruşçev'in damadı , Nazım'a fena terslenir.
--Sen kim oluyorsun da bizi eleştiriyorsun? Sen burda bir sığıntısın. Yarın kafana bir kurşun sıkarlar. Yok olup gidersin.
Nazım,
--Olabilir demiş.
Beni öldürürsünüz, ama adım kalır. Ya sen öldüğünde senden ne kalır? HIFZI TOPUZ
GEL DE YAZMA ALİ BEY
Akşam gazetesinde Kazım ŞinasiDersan'ın odacılığını yapan Ali Bey adında bir zat vardı. Kendi kalinde alim selim bir adamdı. Ali bey bir tramvaya önden binip,sahanlıkta durmuş. Bir ara tramvayın önüne bir araba çıkmış. Yol tıkanmış. Ali bey sinirlenmiş. ''Gel de yazma'' diye söylenmeye başlamış. Bu olaydan sonra adamın adı ''Gel de yazma Ali Bey'' oldu.GÜLÜMSEYEN ANILAR
MUSUKİ SOHBETLERİ
Musuki sanatının güzide seslerinden sayın Suzan Yakar Hanımla la beraberiz.
Suzan hanım, bize biraz kendinizden söz eder misiniz?
İnsan kendinden nasıl söz edebilir ki? Bence beni geçelim.
Hay hay efendim. Peki bize hocalarınızı anlatmanızı istesek???
Hocalarımız kendilerinden bahsememizi istemezlerdi.
Elbette. Peki genç sanatçı arkadaşlarımıza bir tavsiyeniz olur mu?
Daha neler..Ben nasıl tevsiyede bulunurum ki? Herkesin durumu başka..
Teşekkür ederim efendim. Çok güzel bir sohbet oldu. (Alaaddin yavaşça Musuki sohbetleri)
SAKINCALI HASTA
Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanlığından arandım. Sık sık acil servis yardımı almam nedeniyle bir ankete katılmam istendi. Bende dedim ki ‘ her hafta gözaltına alınıp 2 kez acile götürülüyoruz’. Hemen kapattı arayan görevli. EREN KESKİN
12 Ekim 2023 Perşembe
SOVYET POLİSİ
Bir gizli polis müfettişi kahkahalar atarak Lavrenti Beriya'nın odasına girer. “Harikulâde güzel bir siyasi fıkra duydum” der. Beria “Bana da anlat bakalım” deyince, müfettiş, “Hiç olmaz, anlatamam. Bana anlatan adama 5 yıl hapis cezası verdim” diye cevap verir.
EFKARLI CAN YÜCEL
Can’ın Anadoluhisarı’ndan sonraki Körfez durağında denizin üstündeki evinde oturur içerdik. Can’ın hemen üstünde ise Müzeyyen Senar oturuyordu.
Akşam belli bir vakit gelince Can yukarı doğru seslenirdi;
‘Müzeyyen Hanım, şarkımı oku’
Ve Müzeyyen Hanım başlardı okumaya. Suzinak makamında. Neyi mi okurdu?
Can Yücel’in babası Hasan Ali Yücel’in bestesi ve güftesi olan ‘Sen bezmimize geldiğin akşam seher olmaz’
Can Baba hüngür hüngür ağlardı… Fatih Çekirge
YÜZDE 1
Ķökenini soranlara yüzde ile cevap verirdi.
-- benim %33 'üm Türk,%33 'üm Kürt, %33'üm Arap.
--Geriye %1 kalıyor.
--İşte o yüzde 1 benim gerçek kimliğim ve òzgürlük alanım. Çoğunluğu onunla saģlıyorum . Köyde %34 le kürt, Kasabada %34 le arap, Güneydoğu dışına çıktığım da %34 Türk olmamı ona borçluyum..(Aslan Tukenmez)
TEHLİKELİ KADIN
74 affıyla dışarı çıkanlardan biri de kocasını baltayla öldüren bir kadındı. Vedalaşırlarken Behice Boran, kadına takıldı.
--Bana bak,bir daha seni buralarda görmeyeyim. Ona göre .
Kadın cevapladı.
--Merak etme.Bana bir daha erkek varmaz.
MUHALLEBİ
Adamın biri Anadoludan istanbula giriş kapısı olan Sirkeci de ,tastamam 40 sene sütsüz muhallebi satmış.
Nasıl becerdigini sormuşlar,
Niye ki ? Demiş. Muhallebinin sütlüsüde mi var ? KURTHAN FİSEK
KUMAR
Falih Rıfkı, Zeytindaģi kitabında anlatır.
Bir kadın, tren istasyonunda askerlere sorar.
--Benim memedimi gördünüz mü?
Ona verilen yanıt çok ilginçtir.
--Biz onu kumarda yitirdik bacı. Enver paşanın kumarı bu.
27 Eylül 2023 Çarşamba
SEVGİ DE ŞÜPHE OLMAMALI
Kadın kırkıncı evlilik yıldönümünlerinde kocasına sormuş: 'Beni seviyor musun? Bana asla beni sevdiğini söylemiyorsun.' Adam gayet sakin bir şekilde, 'Evlendiğimiz gün, sana seni sevdiğimi söylemiştim. Durumda değişiklik olursa sana haber veririm,' demiş. Kahve Kokulu Hikayeler,
KADI 'NIN DA ZAYIFLIĞI
Bir Tacir'in bin altınını yürüten Hırsız, Kadı'nın önüne çıkarıldı."Kafanı uçurmamam için bir neden göster," dedi Kadı."Parayı almaktan başka seçeneğim yoktu sayın Yargıç," diye karşılık verdi Hırsız. "Çünkü Allah beni öyle yaratmış.""Savunman sağlam ve akıllıca," dedi Kadı. "Seni beraat ettirmem gerekiyor. Ama ne yazık ki Allah, beni de senin kelleni almak için yaratmış... Yine de, çaldığın altınların yarısını bana verirsen durum değişebilir. Çünkü Allah beni aynı zamanda biraz zayıf iradeli olarak yaratmış."
MÜSLÜMAN OLMANIN BEDELİ
Müslümanlığı kabul eden fakir bir Hıristiyan için yardım toplanıyordu. Hasırcızâde de o dönemde "gazi" adı verilen altınlardan iki tane vererek katıldı yardıma ve şu dizeyi söyledi:
Müslüman oldu bir kafir, şehit oldu iki gazi
Enver Ercan
HALAYIĞIN DİNİ
Râgıp Paşanın güzel bir halayığı varmış. Haşmet, Râgıp Paşaya misafir geldikçe bu halayık kahve getirir. Haşmet de ona sulanırmış. Zaten işin farkında olan Râgıp Paşa halayıkı çağırıp naz ve işve ile Haşmet sulandıkça parasını, değerli eşyasını ve en sonunda teslim olmak için dinini, im anını istemesini tenbih etmiş. Halayık, paşanın dediği gibi yapmış.Haşmeti bir bir soymuş. Nihayet halayık demiş ki: «Ben sana teslim olurum amma cahil bir kızım ; dinden, imandan haberim yok. Ölürsem imansız gitmiyeyim. Bana dinini, imanını ver!» Bunun üzerine Haşmet heyecanla ayağa kalkarak «Vallahi de yok, bil’âhi deyok» demiş. Kapıdan dinlemekte olan Râgıp Paşa içeri girerek «Neyaptın Haşmet?» diye sorunca Haşmet «Ne yapalım Paşa Hazretleri? Var desem onu da alacak. Onun için yok dedim» demiş.
22 Eylül 2023 Cuma
PARA MAHCUBİYETİ ÖNLER
ahmet haşim'e birileri bir çeviri işi vermiş. o da özene bezene yapıp ilgili kişiye teslim etmiş. adam, "aman ne mahcup olduk, ne kadar zahmet verdik, mükemmel de olmuş" filan deyip duruyormuş. uzattıkça uzatmış. haşim de nihayet dayanamayıp "yeni bir icat çıktı, onun sayesinde kimsenin mahcup ve minnettar kalmasına gerek kalmıyor" diye araya girmiş, adam da "neymiş ki bu icat?" diye sorunca, haşim cevabı yapıştırmış: "para!"
GÖZALTI TESELLİSİ
Melih Cevdet Anday ve komsu avukat Gülçin Çaylıgil’in de Moda’da oturdukları bir tarihte, askeri dönemlerden birinde, bir gün sıkıyönetimi solcuları toplarlarken askeri araç önce Melih Bey’in evine gitmiş, onu almış, ardından da Gülçin Hanım’ın evine gitmişler, Gülçin hanımın sıkıyönetim aracına binmesini pencereden izleyen annesi Melih Bey’i de araçta görünce seslenmiş:
--Siz de mi oradasınız Melih Bey? Ah ne sevindim, ne sevindim bilemezsiniz.
19 Eylül 2023 Salı
KLASİK BABA
Seksenli yılların başlarıydı. Ankara’dayız. Rahmetli Özal bir resepsiyon vermişti. Askeri erkan ve yabancı diplomatlar katılmıştı. Birkaç kişilik bir grup Özal’ın yakınında sohbete dalmıştı. Gruptaki yabancı diplomatlardan biri “hani sizin iki siyaset adamınız vardı; biri romantik diğer klasik, ne oldu onlara ?” diye sordu; rahmetli Ecevit ile Demirel’i kastederek. Leyla hanım (rivayet olunur ki bayan Umar) söze atlayıp şöyle cevapladı: “Romantik’in romanı gitti, tiki kaldı. Klasik’in de klası gitti...” Sözlerini tamamlamaya fırsat kalmadan yanında duran bir diplomatımız “Aman ha! Leyla hanım, Özal böyle sözleri sevmez” diye uyarınca Leyla hanım sözlerini şöyle sürdürdü: “Klasik’in de klası gitti, kalanına da biz baba diyoruz“…” MUSTAPA COPCU
18 Eylül 2023 Pazartesi
3.CÜ ŞAİR
1958’de Brüksel’de "Dünya Şairler Konferansı"na davet edilir Cevat Şakir. Dünyanın bütün ozanları oradadır! Konferans Başkanı, şiirin "Dünyayı düzene sokacak tek güç" olduğunu anlatır. Sonra Oxford mezunu Balıkçı’yı kürsüye çağırır. Mikrofon başına geçer ve usuna gelen ilk tümceyi söyler Balıkçı: "Tarih, üç büyük şair yazmıştır: Homeros bir, Dante iki!" Susar… Salondan haykırmalar:
– "Peki, üçüncüsü kim?
– Ben nereden bileyim; herkesin üçüncü şairi başka, belki de kendisidir!"
8 Eylül 2023 Cuma
PEZEVENK BİLGİN
bnül-Emin Mahmut Kemal'i tanıyanlar pek iyi bilirler ki o, yanında kendisinden daha yüksek birinin methedilmesine aslâ tahammülü olmayan bir insandı. Bir gün bir müsteşrik ziyaretine gelir. Konuşurlarken der ki:
«Bana Almanya'dan gelirken Türkiye'de bilgin olarak iki kişi tavsiye ettiler»
İbnül Emin kıskançlıkla derhal sorar :
—Kimmiş o pezevenkler?
Osmanlıcayı iyi bildiği halde bu küfür kelimesini bilmiyen şarkıyatcı bilgin gayet masum şu cevabı verir:
— Biri Fuad Köprülü, öteki siz. HİCİV MİZAH ANTOLOJİ H.Y
DİLENCİ HÜKÜMET
Memurların maaşı çıkmadığı zaman bağıran, köprüden geçenlerden para alınmasının ilk defa aleyhinde bulunan Eşref'tir. (Hasbihal) adlı kitabında, köprü parasından şöyle şikâyet ediyor:Ahali köprüden on para vermezse geçirmezler,Ne feyz ummaktayız böyle dilenci bir hükümetten?..HİLMİ YÜCEBAŞ ŞAİR EŞREF
ABDEST SUYU
“Bektaşîlerden biri, içkinin yasak olduğu devirde, bir şişe şarap almış. Cübbesinin altına saklamış giderken padişah rast gelmiş:
‘Nedir o cübbenin altındaki?’ diye sormuş. Bektaşî de ‘Abdest suyu sultanım’ demiş. Padişah ‘Çıkar bakalım, şarap olmasın’ deyince Bektaşî ‘Padişah hürmetine şarap ol yâ mübarek’ diyerek şişeyi çıkarır. Padişah bakar ki şarap. ‘Şimdi de su yap bakalım’ der. Bektaşî ‘Ben bu kadarını yaptım. Nüfûz-ı padişahî büyüktür. Ötesini de siz yapınız sultanım’ der.” (Yıldırım, 1999: 174)
SATRANÇ HAKEMİ BEKTAŞİ
Kibardan bir zat bazı nüdemâsıyla bir gün oturup satranç oynamaktalar iken bir taşın hareketinde ihtilâf zuhur eder. Esasen haksız olan sâhib-i hâne huzzâra hitâben:
- Yahu, siz de seyr ediyordunuz. Kim haklı ve kim haksızdır, söyleyiniz, der ise de kimse ses çıkarmaz. Tam o sırada zürefâdan bir Bektaşî babası odaya girer ve:
- Paşam, siz haksızsınız, der. Paşa hayretle:
- Baba efendi, siz henüz geldiniz. Bir şey görmediniz, demekle, baba:
- Eğer siz haklı olsa idiniz bu kadar cemâat sualinize karşı sükût etmezlerdi. Onların sükûtlarından anladım ki siz haksızsınız.(Yıldırım, 1999: 248-249)
6 Eylül 2023 Çarşamba
KİTABI İSMİ SATTIRMAMALI
Abdülhak Şinasi Hisar'ın yazdığı bir eserin adı önceleri ‘‘Çamlıca'daki Deli Eniştemiz’’ imiş, sonra bunu sevimsiz bularak çıkarmış.
Refik Halit Karay, ‘‘Keşke çıkarmasaydın Şinasi!.. Daha iyi olurdu’’ demiş.
‘‘Niçin’’ diye sormuş Hisar.
Karay da, ‘‘Kitabın adı eğer Çamlıca'daki Deli Eniştemiz olsaydı, bu kitap daha çok satılırdı!.. Bir kitabın içinden önce, dışındaki adı çekici olmalıdır!.. Bizdeki okuyucu çoğunluğu, Deli Eniştemiz adını daha çok tutardı’’ diye sözlerini sürdürmüş.
Hisar şu yanıtı vermiş:
‘‘Teyatral ad koyarak, kitap sürümünü, ancak aşağı tabakadan yazarlar düşünebilir!..’
YOKLUK BÖYLE BİR ŞEY
pencere önünde oturup dışarıyı seyretmeye başladım. Pencerenin önü, kolordu hayvanlarının yükletilip boşaltıldığı genişçe bir meydan idi. Bir sürü kadın; havadan fırsat bulunca o meydana geliyor, bir şeyler topluyordu. Topladıkları, hayvan gübrelerindeki erimemiş yem taneleriymiş. Kadınlardan birine sordum Tavuklara mı topluyorsunuz?
- Tavuk mu kaldı, hey oğul! Onları öğütüp çorba, ekmek yapıyoruz.
Nasıl bir sefalet ve felâket içinde bulunduğumuzu bir defâ daha anladım. ALİ FUAT BAŞGİL-HATIRALAR
BOĞAZ'A KARŞI VİSKİ İÇENLER...
Sürekli boğaza karşı viski içip rahat yalılarında ahkam kesildiği söylenen grup içinde yer alan Murat Belge, bir gün şu şekilde karşılık verir.
--Seniha Cemal de aynı sözlerle karşılaştığında şöyle demiş.
Ne yani ekmek arası döner ya da dürüm yeseydim Osmanlı imparatorluğu batmayacak ya da Cumhuriyet güneşi daha mı parlak olacaktı?
ŞEYH KERAMETİ
Şeyh olarak anılan DP Bitlis Milletvekili Selahattin İnan Yassı adada yargılananlar arasındadır.… Başsavcı Ömer Altay Egesel, :“Şıh geçinirsin ama takriri sukun kanunu sen de kabul etmiş, lehinde oy vermişsin” der. İnan, “kanun oylanırken Londra’da hastanedeydim” cevabını veriyor…Egesel :“Burada olsaydın lehinde oy verecektin ama…”
Selahâttin İnan,:“Sayın Başkan, şıhlığı bana veriyorsun, kerameti kendine alıyorsun…”.
BA' DEMALI İSTİFA
“Dâhiliye Vekili Fevzi Lütfü Karaosmanoğlu, “insan hak ve özgürlükleri, demokratikleşme” bağlamında 60 yasada değişiklikler yapan bir paketi hazırlar ve götürüp Menderes’e sunar. Menderes ilgilenmez. Karaosmanoğlu bakar ki ciddiye alınmıyor, bir istifa mektubu yollar Menderes’e, mektupta şöyle denmektedir: “Birçok hadiseler ve fikir ayrılıkları hükümette bâ’dema beraber çalışmamızın mümkün olmadığını bana göstermiştir.”
Aradan bir süre geçer, Menderes çağırır Karaosmanoğlu’nu, Mili Savunma Bakanlığı’nı teklif eder. Karaosmanoğlu istifa mektubundaki o “bâ’dema” sözcüğünü anımsatır, yani “Bundan sonra sizinle çalışmamız mümkün değildir” demiştir, şimdi nasıl çark etsin, sözünü yesin? Menderes güler, “Olur olur, onun da kolayı var, sen şimdi al o istifa dilekçeni, git aynı tarihli bâ’demasız bir istifa dilekçesi yaz getir bırak…” der… Karaosmanoğlu, Menderes’in yüzüne bakar, acı acı gülümser, “Bana müsaade Muhterem Başvekil” der ve çekip gider. CİHAT BABAN
HER DÖNEM LİYAKATSİZLİK
Liyakatsizlik bugüne özgüolmasa gerek. Tarihimiz de 19 yüzyılda da bununla ilgili bir fıkra yer alır.
...Behçet Efendi hekimbaşı, Şâni-zâde de vakanüvis olarak tayin edildikten sonra İzzet Molla’nın bu konudaki fikrini sorarlar. O da şu cevabı verir: “Devlet erkânının hâline bakın. Bir tarihçiyi hekimbaşı, bir hekimi de vakanüvis yaptılar!” (Yardım, 2016: 162).
SARHOŞ KİTAP
Sivri dilli şair İzzet Molla, İstanbul’dan Keşan’a sürülür ve burada Mihnet-keşân kitabını yazar. Başına gelenleri mizahi bir üslup içinde bu kitapta nazım hâlinde kaleme alır. Bir mecliste şu açıklamayı yapar:
“Benim Mihnet-keşân kitabımı okuyan sarhoş olur. Çünkü Keşan’da onu yazdığım zamanlarda içtiğim şaraptan üzerine birçok damla damlamıştır. Bu sebeple kitap da zilzurna sarhoştur, okuyanı da sarhoş eder. (Doç. Dr. Nilüfer Tanç)
MOLLA CÜPPESİ
Hırsızlığıyla şöhret almış bir kazasker, Molla’nın giydiği kolları uzunca bir cübbeyi vesile edip:
“Efendi hazretleri! Siz en yüksek makama sarılabilirsiniz, demiş. Kollarınız pek uzun.” İzzet Molla, yiyici kazaskeri nefretle süzüp,
“evet, kollarım uzundur” demiş. “Lakin ucunda sizin elleriniz olsaydı, muhakkak faydasını görür, zatıaliniz gibi zengin olurdum!” (NİLÜFER TANÇ)
SULTAN MAHMUT GÖZLÜĞÜ
Sultan Mahmud Hazretleri İzzet Mola’ya camsız bir gözlük ihsan eder. Molla gözlüğü gözüne takarak ve Edirne Kapısı tarafına doğru medd-i inzar ederek, “hüve’l-hallâku’l-bâkî” diye okumaya başlar. Hazreti padişah, “Efendi! Maşallah, pek uzakları görüyorsun!” deyince Molla, “Padişahım! Camları olsaydı levh-i mahfuzu okurdum” der . (Doç. Dr.NİLÜFER TANÇ))
31 Ağustos 2023 Perşembe
BÜYÜKANNE YETİŞİRSE..
Sosyolog Bernard Lewis’ye Müslüman gazeteci sorar : “Üstad! Müslüman toplumlar her anlamda Batılı toplumlardan geri. Eğer doğruysa bu neden böyle” yanıt şu:
Bernard Shaw der ki; Bir insanı yetiştirmek için onun büyükannesinden başlamak gerekir.Müslümanlar sekiz asırdır kadını eve hapsetti. Kadın eve hapsedilince cahil kaldı. Çocuğu anne yetiştirdiğinden, kadın-erkek bütün ümmet cahil yetişti.”
30 Ağustos 2023 Çarşamba
EŞŞEDÜEEN
Ereğli Kömürleri İşletmesinde ocak mühendisi olarak göreve başlamıştım. Bir gün vardiya sorumlusu olan nezaretçi ile damarı gezmeye çıktık.Galerinin bir ayağın arkasında kalan boşluğun üzerindeki tavan göçmeye başladı. Bu göçmenin sebep olduğu gök gürlemesini andıran sesten ve meydana gelen yoğun tozdan bayağı ürkmüştük. Bu arada nezaretçi ''Eşşedüeeen, eşşedüeeen!'' diye bağırmaya başladı. Şahadet getiriyor diye düşündüm. sonra, dip kısma vagonlar gelip kömürü aşağı çekmeye başlayınca, çıkış yolu açıldı ve biz de ayak dibine inebildik. Aynı nezaretçi ile daha sonraki ocak gezilerinde ''Eşşedüeeen''in anlamını öğrendim. Meğerse, Zonguldak şivesi ile, ''Aşağıdan!'' diye bağırıyormuş. Aşağıdaki işçilere, madenci jargonu ile, ''Buradayız, çıkış yolunu açın.'' demek istiyormuş! MUSTAFA YÜCE
ŞİİR YAŞIT OLMALI
Gencin biri Kaya Bilgegil’e bir şiir okuyor. Çok beğeniyor Hoca. Tam odadan çıkacağı sırada soruyor “Bu şiir kimindi evlat?” “Benim!” diyor çocuk. “Beş para etmez o zaman.” diyor ve ekliyor, “bu dizelerde benim yaşımdaki bir insanın duyguları var.Git ve kendi yaşının şiirlerini yaz.”
ALLAH'IN MALI
NEYZEN Tevfik saf bir adamla yola düşmüş, yol uzun, hava sıcak, bir vasıta yok, canları çıkmış... Neyzen Tevfik sövüp, saymaya başlayınca, yanındaki adam müdahale etmiş:
�"Aman amca böyle sövüp sayıp küfredersen, Allah seni cehennemde yakar!"
Neyzen'in tepesi atmış:
�"Sana ne ulan, yakarsa kendi malını yakar, sana ne?
25 Ağustos 2023 Cuma
ÇOBAN YÖNETMEN
Bir Zamanlar Anadolu’da filminin çekimlerinde kasabanın biraz dışında, bir köyün yamacında köyü çekiyoruz, köye giren araçları çekiyoruz falan. Bir çoban, koyunlarını gönderdi geldi yanımıza, bizi izliyor. Sonra yanaştı bana. Dedi “Abi ne yapıyorsunuz?” dedim, “işte, film çekiyoruz.”, “Burası iyi değil. Gel seni bir yere götüreyim. şurada daha iyi film çekilecek bir yer var”, “Neresi?” dedim. Beni yeşillik, çalılık, suların aktığı hakikaten güzel bir yere götürdü.Ve dedi ki, “Tam filmlik yer burası Ben film çekecek olsam burda çekerdim ” ERCAN KESAL
MÜNAZARA
Yıl 1963… Ankara ve İstanbul Üniversiteleri arasında yapılan münazara yapılıyor..Münazara konusu “5 yıllık plan gerçekleşir, gerçekleşemez” üzerine yapılacaktır.Ankara münazara ekibinin sözcüsü o yıllarda Hukuk Fakültesi’nde öğrenci olan Uğur Mumcu’dur. Ankara ekibine “gerçekleşemez” tezi düşmüştür. Ekip danışmanlığını Prof. Dr. Sadun Aren, Doç Dr. Türkkaya Ataöz (sonra profesör) ve gazeteci İlhami Soysal yapmaktadır.Münazara İstanbul’da Galatasaray Lisesi salonunda yapılır. İstanbul ekibinin sözcüsü ise Toktamış Ateş’tir.Toktamış Ateş, “Plan uygulaması en güzel şekilde Fransa’da olmuştur. Özel bir kanunla uygulanmış ve çok da başarılı olmuştur” bağlamında bir konuşma yapar.Söz sırası Ankara ekibinin sözcüsü Uğur Mumcu’ya gelmiştir. “Sabah şerifleriniz hayırlı olsun” der Uğur Mumcu, “O kanun Fransa’da başarısız olduğu için yürürlükten kaldırılmıştır” demesin mi?Münazara sonrası Naim Tuncalı Uğur Mumcu’ya “Sen kanunu biliyordun da o kanunun kalktığını niye daha önce bize söylemedin?” diye sorduğunda aldığı cevap şaşırtıcıdır. “Ne kanunu, haberim bile yok. Münazara salonunu terk edip de onu mu araştırıp cevap verecekler.”
YOL ÜCRETİ
40 LI 50 Lİ yıllar..köylü, şehire hayvan satmaya gidiyor. Kamyoncu ile pazarlık ediyor: Beş keçi, bir eşek bir de kendisi .. Şoför götürürüm diyor. Ama köylü şoför mahaline binecek oluyor ve uygun fiyat bekliyor.
--Önde yer yok.
-Şoför cü emi, arkan binem?
-Bin, bin de senden de ücret aluram. Keçiler birerden beş lira, eşek iki lira, senden de üç lira aluram. Topu topu onlira! ...
-Şöförcü emi, peki benim eşekten ne farkım var ki; ondan iki benden üç, alisan. diyor.
KRAL YOLU
zamanın Mısır kralı I.Ptolemy ünlü matematikçi Öklid'e, “Geometriyi kestirmeden öğrenmenin yolu yok mu?” diye sorduğunda aldığı cevap : “Kusura bakmayın ama geometriye giden bir kral yolu yoktur.” olmuş..
23 Ağustos 2023 Çarşamba
YAZDIĞINI ANLAMAMAK
Simon de beauvoir'in günlüğünden Jean paul satte ile ilgili bilgiler.
--bütün gün çok sınırlıydı. Ne yapacağımı bilemiyorum. Akşama doğru öğrendim ki, meğer birgün önce yazdıklarını anlamıyormuş.
Narsistçe
Bir yazar arkadaşıyla karşılaşır. Ona uzun uzun kendinden söz eder. Daha sonra şöyle der:
----Hep benden sözettik. Biraz da senden söz edelim. Anlat bakayım son kitabımı nasıl buldun.( Erich Fromm)
18 Ağustos 2023 Cuma
SU-UT KEMAL YETKİN
Nurullah Ataç, bir yazı yüzünden rahmetli Suut Kemal Yetkin ile pek bir dargınmış.Bir gün Suut Kemal bey'e ismi üzerinden takılmış.
---, "biliyor musun dostum, düşünüyorum da sen, dünyanın en tatsız içkisi ile en tatsız çalgısından oluşmuş bir garip âdemsin" diyor.
Ataç'a göre En tatsız içki su, en tatsız çalgısı ut birleşince Suut oluyor.
FİZİKÇİ ER
“- Topçu binbaşı her akşamki gibi ders anlatıyor ‘şu karşıdaki tepenin altı kilometre ardındaki düşman bölüğüne topu kaç derecelik açı ile hedef alacaksın da ateşleyeceksin?’ Sinüs kosinüs eşittir şu. Sıra arkadaşım Parmak kaldırdı:“
- Komutanım bu cevap yanlış” dedi. Binbaşı sesin geldiği yöne ona doğru döndü, öfkeli bir ses tonuyla kükredi:
“- Ne demek yanlış! Ben onu Fizikçi Hayri’nin kitabından aldım. Otur oturduğun yere, saygısız adam!..”“
- Fizikçi Hayri Bener benim efendim” diye cevapladı bizimkisi.Binbaşı daha da köpürdü. Komutana hakaretten kırk beş gün katıksız hapis cezası aldı FAİK BAYSAL.
MAALESEF ANLAMAK..
"ve rahmetlinin (ahmet hamdi tanpınar) bir tik'i vardı: üç beş cümlede bir, o anda gözü kime takılmışsa ona; 'anladın mı?' diye soruyordu. sıra bana da geldi; 'maalesef' dedim.. anlıyorum hâli, mânâsına." - tarık buğra
BALZAC'IN GERÇEKLİĞİ
Balzac bir akşam, aralarında maliye nazırının da bulunduğu ahbapları ile sohbet etmekteler. Masada borsa fiyatları, enflasyon konuşulurken kendinden görüş isteyenlere,
: "Gerçeğe dönelim beyler der. Eugenie Grandet (Öğeni Grande) kiminle evlenecek?" .
İLAHİ GICIK
Yoksul ve hasta biri kilisede dua etmektedir.
--Allahım hem yoksulum, hem hastayım. Hiç bir işim rast gitmiyor. Neden ? Neden ?
Bu içtenlikli dua bitmeden gök gürler, şimşekler çakar, ve yukardan bir ses gelir.
--John, sen de beni rahatsız eden bir şeyler var. Daniel Klein
HIRSIZ KANUNCU
keman, ud ve darbuka’dan kurulu ince saz grubu bir düğünde çalarken, grubun şefi olan Klarnetçi Tahir Aga oyun sırasında verilen bahşişlerin bir kısmını sazlardan birinin diğer arkadaşlarına çaktırmadan gizlice cebine attığını görür. Ama Tahir Aga hiçbir şey görmemiş gibi davranmaya devam eder.
Düğün bitmiş, sıra paraları paylaşmaya gelince Tahir aga “Beni iyi dinleyin arkadaşlar. Aranızdan bir kişiyi, sahnede paraları gizlice cebe attığını gördüm. Bakın adını söylemiyorum! Kanun çalan kanununu alıp hemen buradan gitsin” der.
14 Ağustos 2023 Pazartesi
İŞGAL BARIŞI
Barış için soyut çağrılar yeterli değildir. İşgalciler her zaman ellerinde bulundurdukları topraklarda barışı içtenlikle isterler. Nazi Almanyası işgal altındaki Fransa’da barış istedi, İsrail işgal altındaki Batı Şeria’da barış istedi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Ukrayna’da barış istedi. Bu nedenle, filozof Étienne Balibar’ın bir zamanlar dediği gibi, “pasifizm bir seçenek değildir”. Başka bir Büyük Savaşı önlemenin tek yolu, sürdürülmesi için sürekli yerel savaşlar gerektiren “barış” türünden kaçınmaktır.
BİTMEYEN KAVGA
John Steinbeck’in “Bitmeyen Kavga” romanındaki devrimciliğin ne olduğunu özetliyor.
“…Mac, çatışmada öldürülen yoldaşı Jim hakkında konuşurken, “Yoldaşlar bu arkadaş hiçbir zaman kendini düşünmedi.” der.
Bütün bitmeyen kavgalar kendilerini değil de başkalarını düşünenler tarafından sürdürülüyor.
KALİTELİ ÜNİVERSİTE
Anadolu da yeni açılan üniversetelerden birin de okula yeni atanan bir öğretim görevlisine sormuşlar: ''Hocam 1 senedir ders veriyorsunuz sizce burası iyi bir üniversite mi, kalitemiz nasıl?'' Hoca da cevap vermiş: ''Evladım burası önce bir üniversite olsun da iyi mi kötü mü ondan sonra karar verilir.''
ALLAH'TAN ZENGİN !
, Ordu da bağırarak ‘ben Allah’tan zenginim’ diye geçen bir adam vardı. Kimse ilişmezdi..Arada tanımayanlar ''Ne diyor bu adam?'' diye kızanlar olsa da Yaşlıca bir adam konuya açıklık getirmiş. ‘Kızacak bir şey yok. Benim Allah’ım var,Allah’ın Allah’ı yok.Ben O’ndan zenginim '' demek istiyor.
PERHİZ- TURŞU
...Öz ağzımızın içində, Gədəbəyin Söyüdlü kəndində insanlar zəhərlənib ölmək istəmədiklərinə görə etiraz etdilər deyə Aliyev hökuməti 10 gündür kəndİ camaatından qisas alır, əsir götürür insanları. Ama Fransaya da deyir ki, gösterici vətəndaşlarınızla dialoqa girin. Bu ne perhiz,bu ne turşu?
SAHİLA ASLANOVA
SUYUN AYAK İZLERİ
Bir diğer reformist çaba ise, “suyun ayak izleri” başlığı altında sıkça duyduğumuz bir hesaplama biçimi. Bireysel bilinçlenmeyi arttırma iddiasıyla hazırlanan bu düzenek bir dilim bifteğin, tek bir portakalın veya tek bir t-shirt ün üretilmesi için gereken ya da bir fincan kahvenin masamıza geldiği ana kadar geçirdiği süreçlerde kullanılan su miktarlarını hesaplıyor ve yayınlıyor. İlk anda çok mantıklı ve son derece gerekli bir çaba gibi görünüyor. Ama dikkat çeken garip bir durum var, verilen örnekler sadece tarım ve hayvancılık alanından. Örneğin bir el bombasının, bir savaş tankının, bir tomanın veya göz yaşartıcı gazın, ya da devasa AVM’ler, gökdelenler, otomobiller ve uçakların üretiminde kullanılan su miktarlarına dair en ufak bir bilgi göremezsiniz bu çalışmalarda.GAYE YILMAZ
Söyleşinin bitimine yakın şöyle bir soru geldi “Peki, sınır aşan sular hakkında ne düşünüyorsunuz?” Söyleşiyi yapan gazeteciye ilk tepkim, “
önce sorunuzu düzeltelim, sular sınırları aşmaz, sınırlardır yapay olan, hatta hiç olmaması gereken. Su sadece yol bulduğu sürece akar. Ama siz ‘sınır aşan sular’ dediğinizde sanki sınırlar meşruymuş da sular bu sınırları aştığı için suç işliyormuş gibi anlaşılıyor. Biz bu sulara enternasyonal sular diyoruz İşte, sorunuzda vurguladığınız suyun eşitsiz dağılımının bir diğer nedeni de yerküreyi bir mülk olarak görüp, sınır çizgileriyle paylaşan kapitalist mülkiyet hukukudur. GAYE YILMAZ
8 Ağustos 2023 Salı
mikromanyaklar
Son çeyrek asırdır hastaların makro değil mikromanyak (küçüklük) hezeyanları olmaya başladı; kimisi ufalıp doktorun cebine girmek istiyor, kimisi de görünmez olup arada dolaşmayı arzuluyor. Eskiden Süveyş Kanalını daha derin yarmak, Rusya'ya Çar olmak isteyen megalomanlar varken bugün hiç kalmamış...
Cem Mumcu
4 Ağustos 2023 Cuma
AK CUHA
Nasreddin Hoca'nın arabistanda ki iz düşümü Cuha karekteridir. Saf, zeki,dindar alaycı her karekterde görünen Cuha'nın asıl özelliği Vicdanıdır.
Bu Arap
halk kahramanıyla ilgili son fıkra şöyledir.
Cuha , bir gün şengal de gezerken bir köle pazarında kadın satan IŞID lideri Ebubekir el Bağdadiyi görür. Yanına gider.
--Ya bağdadi der. Bu zamanda köle olur mu? Yazık değil mi bu insanlara der
Bağdadi, güler.
--Ne kadar safsın Cuha der. Sen insan görüyorsun, Hani nerde insan? Bunlar ezidi. Müslüman değil ki, insan olsunlar?
--Peki , sen niye haremini çıplak gezdiriyorsun der cuha?
Bağdadi, sinirlenir.
-- Sapıtma cuha. Görmüyor musun hepsi giyinik.
Cuha,
--Sen giyinik görüyorsun der. Hani nerde elbise? Üstündekileri çıkarsan hepsi çırçıplak.
2 Ağustos 2023 Çarşamba
YAZ GÜNÜ YOL TARİFİ
Sıcak bir yaz günü,bir köylüyle yolda karşılaşan Oktay Rıfat'a bir köylü yolu sorar. Adamın yaz günü olmasına rağmen üzerinde palto, altında ceket,gömlek olduğunu görünce Rıfat,
--Önce paltonu, ceketini çıkar, gömleğin yakasını aç, kollarını sıva . sonra tarif edeyim der. CİHAN MÜRTEZAOĞLU
KİTAPLIK- YATAKLIK
Ümit Yaşar Oğuzcan,İş Bankasında çalışan çok genç bir stajyer kıza platonik bir ilgi duyar.Ayten adındaki bu kıza yazdığı şiir sonrası sıkça ''Ayten kimdi? ''soruları ile karşılaşır. Sonunda bu sorulara sinirlenip kızar.
--Arkadaşım, biz yataklık olsaydık, kitaplık olur muyduk hiç! SIDDIK AKBAYIR
1 Ağustos 2023 Salı
ÖZGÜR GÜNDEM DAĞITIMI
Özgür Gündem’in dağıtım sorunu vardır. Merdan Yanardağ, gazetenin imtiyaz sahibi Yaşar Kaya ve Veli Özdemir İçişleri Bakanı İsmet Sezgin’le görüşürler. Gazetenin yasal koşullarda yayımlandığını bu nedenle dağıtılmasının engellenmemesi gerektiğini,dile getirirler. Bakan konuyla ilgileneceğini söylüyor. Üç gün sonra müsteşar yardımcısından telefon geliyor. Mealen şöyle deniyor
“Dağıtım sorununu çözdük ama bayiler satmak istemiyorlar, bu nedenle gazeteyi polis evlerine koyduk, isteyen vatandaşlar gelip oradan alabilirler”. CEREN SÖZERİ
27 Temmuz 2023 Perşembe
SADUN AREN
siyasal bilgiler'de öğretim üyesi olduğu döneme ait bir anısı;
üstadın bir öğrencisi koşturarak gelir ve "hocam, eflatun'un devlet'ini bitirdim, ne zaman tam bir sosyalist olabilirim?" diye sorar.
üstad, sakin bir şekilde, "2500 sene sonra" der.
ŞEREFE
VUR ULAN !
- Gazi bugün inşaata geldi. İki amele bir hendekte lağım deliği açıyorlardı. Birisi matkabı tutuyor, öbürü varyoz sallıyordu. Atatürk biraz seyretti, sonra hendek tepesinden onlara seslendi:
- Siz, Cumhuriyet Halk Fırkası programına mı, yoksa Terakki Perver Fırka umedelerine mi taraftarsınız?
İkisi de işlerini bırakıp kafalarını kaldırdılar, Atatürk’e hayretle baktılar, sonra matkapçı varyozcuya döndü:
- Vur ulan…
Bu cevap Atatürk’ün o kadar hoşuna gitti ki, gidinceye kadar ağzının içinde “vur ulan” dolaşıp durdu.” (Ankara’da devlet dairesi dönemi 1932)
MİLLİ EĞİTİM KİTAPLARI
On yıl önce Eğitim Gönüllüleri Vakfı olarak bilim insanlarından oluşan bir kurul oluşturmuşlar ve okullarda okutulan tarih, coğrafya gibi ders kitaplarının içeriğini geliştirmek için bir yıldan fazla çalışmışlar. Ortaya çıkardıkları sonuçları Milli Eğitim Bakanlığı'na vermişler. Dört beş ay ses çıkmamış. Sonra Betil, müsteşar yardımcısını aramış. Verilen cevap şu: "Biz kitaplarınıza baktık, kabul etmedik. Fotoğrafta direğe çekilen Türk bayrağının ipi standartlardan iki milim daha kısa olmuş" İBRAHİM BETİL
SELAMIN ALEYKÜM
. .. benden yedi yaş farklı küçük kardeşimle çekişmelerimizden bir hatıra, babamın o senelerdeki davranışını belirler.
Kardeşim, bahçede benimle başa çıkamayacağını anlayınca tehdide kalktı:
- Gider babama söylerim.
- Benden de selam söyle.
Kardeşim sümüğünü çekip vızıldanarak içeriye gitti.
Biraz sonra bahçeye bakan pencerenin sürgüsü sürüldü:
- Feyzi oğlum…
- Efendim baba!
- Aleykümselam oğlum.” FEVZİ AKKAYA ANİLARİ
26 Temmuz 2023 Çarşamba
MECLİSİN KAÇ MERDİVENİ VAR?
Seçimlerden %50 oy alarak başbakan olan Süleyman Demirel, meclisin ilk günü meclis binasında İsmet İnönü ile karşılaşır.
İnönü sorar;
- Meclisin kaç merdiveni var, Süleyman biliyor musun?
Demirel,
- Bilmiyorum!..
Beklemediği bir soruyu yanıtsız bırakan Demirel içten içe bozulmuştur.
Birkaç gün sonra yine mecliste İnönü'nün yanına giden Demirel kulağına eğilerek;
"Efendim, meclisin 220 merdiveni var!" der.
- Kime saydırdın? diye sorar İnönü.
Demirel:
- Bizzat ben saydım efendim! der.
Ve bunun üzerine İnönü'den tarihi bir söz duyar;
"Bak Süleyman, lider odur ki zor işlerle uğraşsın.
Lider basit işleri kendi yapmaz. Bak mesela ben meclisin kaç merdiveni olduğunu bilmiyordum.
Sana saydırdım..
21 Temmuz 2023 Cuma
OMLET NEREDE?
Romen komünist yazar Panait Istrati, 1920’lerde Sovyetler Birliği’ni ziyaret eder. Zaman Stalin’in iktidara yerleşme zamanı. Rus yoldaşları Istrati’ye uzun uzun Sovyetler Birliği’nin ihanet karşısında kendisini neden savunması gerektiğini anlatırlar. Ortada uluslararası bir ihanet şebekesi vardır. Hainler, baronlar, emperyalizm falan filan. Uzun uzun anlatırlar. Arada biri “yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın” der. Istrati dinler dinler ve en sonunda “etraftaki kırık yumurtaları görüyorum” der ve ekler: “Peki, ama omlet nerede?”
BADEN-BADEN
Almanyaya politik bir görevle giden eski yugoslav bürokrat yolda kendine eşlik eden görevliye sorar.
--Bu önünden geçtiğimiz kasaba neresi.
Görevli Baden- Baden der. Diplomat kızar.
--Sağır değilim. 2 kere tekrarlama
LENİN 'İN ÖĞRENME MERAKI
Lenin, gençlere tavsiye olarak, “Öğrenin, öğrenin ve öğrenin!” dermiş Bu söz de bütün okul duvarlarında yazarmış. Marx, Engels ve Lenin’e “Karınız mı olmasını istersiniz, metresiniz mi olmasını istersiniz?” diye sorulur. Marx, ki özel meselelerde kendisi gayet muhafazakardır, “Karım!” der. Engels metresi olmasını ister. Lenin ise oradaki herkesi şaşırtarak “İkisini birden isterim!” der.
--Neden ? diye sorduklarında
— Böylece karıma metresime gideceğimi , metresime de karımın yanında olmam gerektiğini söyleyip…
— Eee sonra ne yaparsın?
— Tek başıma kalabileceğim bir yere gidip öğrenir, öğrenir ve öğrenirim
19 Temmuz 2023 Çarşamba
SOFİ'NİN GÖZYAŞLARI
Tüm mücevherleri çalınan Sophia Loren,perişan halde ağlarken, Vittorio De Sica yanına gelir teselli eder.
---Sophia boşuna ağlama der. Biz yoksulluk içinde doğmuş 2 Napoliliyiz. Para gelir ve gider. Senin için ağlamayan bir şey için asla ağlama.
UGANDA PARASI
Diktatör Idi Amin döneminde Uganda parası Ingiltere de basılıyordur.
Idi Amin, telefon açar
--500 milyon bizim paradan gönderin.
İngiliz sorar,
--Basım parası???
-- Ne kadar?
-10000 sterlin. Yani 3 milyon uganda parası.
--Kolay der İdi Âmin. 503 milyon uganda parası basın. 3 milyonu ordan alın.
(CEM TOKER
PİCASSO RESMİ
Adamın biri Picaso'ya ""neden kötü resimler çiziyorsun? ""Der. Senin çizdiklerini çocuklarda yapar,. Doğru dürüst bir resim yapsana..
Picasso, yere bir buğday tanesi çizer. Etrafta gezinen bir tavuk resmi gerçek zannederek gagalar. Adam ,hayretler içindedir.
-- Bu kadar gerçekçi resimler yapabiliyorsun da o saçma sapan resimler ne öyle?
Picasso,
--Ben resimlerimi tavuklar için değil insanlar için yapıyorum dostum der.( Ömer Özyurt).
12 Temmuz 2023 Çarşamba
VERGİ TAHSİLDARI
Emevi döneminde valilerden biri, hristiyanların gönül rızaları ile İslam'a girmesinden rahatsızdır. Çünkü bu sayı arttıkça askerlik bedeli altında hristyanlardan alınan vergi ve hazineye giren para azalmaktadır. Bu konuda halife Ömer bin Abdulaziz'e mektup göndererek, "ihtida"nın yasaklanmasını istiyordu. Ömer bin Abdulaziz'in verdiği cevap şudur: Ne kadar da yanlış düşünce, Allah; Resülünü (s.a) vergi tahsildari olarak mı gönderdi?
8 Temmuz 2023 Cumartesi
İSABETLİ TOPLAR
Boğazın 2 yanı ateşler içinde.Selahaddin Adil bey bunalmıştı.Savaş iyi geçmiyordu.DardanosBataryasından kötü haberler geliyordu.Hasan ve Mevsut teğmenler şehit olmuştu.Topçu komutanına o sinirle bağırdı.
--Niçin toplarınız denizde su fışkırtmıyor?
Komutan , gülerek cevap verir
--Çünkü toplarımız hedefini buluyor. Gemilerin güvertesine düşüyor. BÜTÜN DÜNYA
CUMARTESİ ANNESİ
Neden bana çocuğun var mı diye sormadın? deyince hakim sordu. Hanife anne de cevapladı.
--28 sene önce bir oğlum vardı. Kayboldu. CUMARTESİ ANNELERİ
SAKALLI CELAL
Sakallı Celal, yurda döndükten sonra, muallim olarak Galatasaray lisesine girer.Tevfik Fikret, alt sınıfların sorumluluğunu verir. Gerekçesini de şöyle açıklar :
--Büyükleri boş ver.Küçükler senindir. Nasıl yetiştirmek istersen, öyle yetiştir.Yetişkinlere bu saatten sonra ne yapsan fayda etmez. ORHAN KARAVELİ
3 Temmuz 2023 Pazartesi
MERCİ
Akbank sanatta türkçede ki eril söylemle ilgili bir konuşmayı izledik.. Çıkınca bir arkadaşımla söyleşi üzerine konuşa konuşa otoparka geldik. Parayı verdim. Üstünü alırken adama teşekkür ettim.
--Merci...
Adam ,hiç yüzüme bakmadan cevap verdi.
--Girsin hepsi.
Gelde küfür etme LEYLA ERBİL.
PADİŞAH CUMHURİYETİ
Derler ki cumhuriyet ilan edilince genç bir asker kalabalığa doğru bağırır: “Cumhuriyet ilan edildi!”
Ahali coşkuyla karşılık verir:
“Padişahım çok yaşa!” DEMET CENGİZ
17 Haziran 2023 Cumartesi
RUS ANNE
Osmanlı'ya savaş açan Rus çarı seferberlik ilan etmiş. Bir Rus Yahudisi anne, oğlunu cepheye gönderirken öğütte bulunuyor:
"Canım oğlum, sakın kendini fazla yorma. Bir Türk öldür, sonra bir kenara çekilip dinlen. Gücünü toplayınca bir Türk daha öldür, yine dinlen. Sonra bir Türk daha öldür...
Delikanlı dayanamıyor: Anne, ya Türk beni öldürürse?
Kadın şaşırıyor: Aaaa, niye öldürsün? Senin Türk'e ne kötülüğün dokundu ki!"
16 Haziran 2023 Cuma
KARAKOL DA AYNA VAR
Kulaksız da araba teybimiz çalındığı için Kasımpaşa karakoluna gittik. Bize zabıt tutulurken içeri kırmızı çizgili takım elbiseli dut gibi sarhoş bir çingene girdi. Elinde bir tarak etrafa bakıp duruyor.Sonra
--Ayna nerde dedi.
Komiser, çekmeceyi açtı. Bir tahta cetvel çıkardı.
--Gel gel göstereyim aynayı.
--Yok yok dedi sarhoş. Ben gerçek ayna istiyorum. Karakolda ayna var diye türkü yapmışlar, bütün aynasızları Kasımpaşa'ya yollamışlar. İfademizi alan memur ve diğerleri adamı tekme tokat dışarı attılar.
DUA'NIN GÜCÜ
Bir bayram günü ailece mezarlığa gittik.Çocuklar ellerinde telefonla arabada otururken biz hanımla gittik.Babama anama dualarımızı ettik. Geri dönüp arabaya binerken, çocukların duyarsızlığına canım sıkıldı.
--Sen cep telefonu, sen bilgisayar,sen motorsiklet istiyordun di mi?dedim.Bugünkü servetimiz onların sayesinde.Dedenize, ninenize bir rahmet okuyun,bunları onlardan isteyin artık dedim. İndirdim çocukları. Akşam eve döndüğümde diğer ikisi yüzüme bakmazken,bilgisayar isteyen ortanca oğlum sanırsın kuranı hatim indirdi. Her gördüğümde elinde musaf okuyor da okuyor.
EGO'NUN SİYASETİ
68 Kuşağının önemli isimlerinden biri Hoca Neco, lakaplı Necmettin Yazıcı ile Kadıköyde , bir meyhane de oturduk içiyoruz. Hemen yan masamızda birşeyler konuşuluyor. Bir baktım Hoca kulak kabartmış, onları dinliyor..İlgiyle dinlenen genç bir adam şuna benzer şeyler söylüyor.--Eee hani meşhur biz söz var. Kim olursan ol gel. Mevlana'nın sözü galiba. Pek te sevmem kendilerini ama, bir devrim gerçekleşecekse hakkaten de herkes olmalı..Bu arada Almanların bir şairi var .Bertol breh. Almanlar bile sevmez kendisini. Ben de biraz absürt bulurum.Ama ne demiş, önce ekmek, sonra ahlak..Nazım'ın dediği gibi, sen yanmazsan, ben yanmazsam.. di mi ama. O da pek ayağı yere basan biri değil ama söylediklerinde gerçeklik var..Hoca, döndü,--Beyefendi dedi. sizin kendinize ait bir sözünüz yok mu? 2 cümlelik bir şey anlatıyorsunuz, onda da sevmediğiniz insanların sözüne muhtaç kalıyorsunuz.Sonra bana döndü,-- Bunlar dedi. Siyasi yobazdır ve çok tehlikelidirler doktorcuğum. DR. Malik GÜVENÇ
10 Haziran 2023 Cumartesi
OTOSTOP
Otostop konusunda anlatılan eski bir hikayedir. Bir gün ilçeye 8-10 km kala bir mesafede , anayol kenarında bir tarlada çalışan tarım işçisi,dinlenmek için küreğine daayanıp beklemektedir.Bu sırada yanında duran arabadan biri kafasını uzatıp,
--Hadi bin der. Köylü de biner.İlçeye kadar gelirler. İlçe meydanında şoför
--Hadi in der.
Köylü şaşırır.
--Abi beni niye aldın, niye indiriyorsun?
--Sen ilçeye gitmek istemiyor muydun?
--Yok abi, ben tarlada çalışıyordum .
-- Hadi ya der adam.. Uyarsaydın ya .Hem sen niye bindin?
-- Tomofile hiç binmemiştim. Ama güzelmiş tomofil .
9 Haziran 2023 Cuma
göbekli erkekler
Mackenzie Pearson 2015’te yazdığı bir yazıda karnı yumuşak erkekleri neden sevdiğini açıklamıştı:
“Koca göbekli erkekler benim gibi kadınlar için baştan çıkarıcı çünkü kendi fazla kilolarımı görmezden gelmemi sağlıyorlar.”
ŞİİRİN MÜZİĞİ
Atilla İlhan, gençlere ve çabalarına ilgisiz kalan biri değildi. En azından bana karşı öyleydi. Bir defasında şiirlerimi gösterdiğimde bana,
-- oku dedi, şiir oku, Divan, Halk, Cumhuriyet… “Odaya kapan, bağıra çağıra oku; sesini duya duya oku… Kendi şiirlerini de böyle yaz, böyle çalış. Şiirin müziği vardır, müziğini yakala.” HÜROL TAŞDELEN
22 Mayıs 2023 Pazartesi
İŞVEREN FIKRASI
24 ocak kararları sırasında işverenlerin, sendikanın gereksizliğine dair Özal'a anlatıldığı söylenen fıkra:
sendikacı toplu sözleşme kazanımlarını anlatıyor.
emekçi kardeşlerim size harika haberlerim var.
maaşlara %300 zam aldık.çocuk, gıda, ısınma, ulaşım yardımına da büyük zam aldık…
çalışma saatlerimiz de azalttık..artık öğleden önce 2, öğleden sonra 2, günde 4 saat çalışacağızzz
hafta sonları çalışmayacağımız gibi, artık pazartesi, salı, perşembe, cuma da izinliyiz. sadece çarşamba günleri çalışacağızzz…
arkalardan bir emekçi somurtarak sormuş:
her çarşamba mı?
SÖZ, HERKESİNDİR
Bir sohbet arasında komik bir şey anlatan güllü agop, espirisinin ertesi günü davetli olduğu bir oyunda Mardiros Mınakyan tarafından sahnede kullanıldığını görür. Sinirlenir. Mınakyan kendini savunur.
--Sayın efendim. laf, sizde kaldığında size aittir. Ama ağızdan çıkıp ortalığa yayıldığında size ait olmaz. O artık kamu'nundur. OSMANLI TULUAT
BOZGUN
6 gün savaşı sonunda şöyle bir fıkra da uydurulmuştur:
israil saldırıda bulunduktan sonra zamanın mısır devlet başkanı nasır, kendi danışmanı olan rus generale sormuş:
- "benzer bir durumda sizler ne yapardınız?".
rus generalimiz durumu derinlemesine inceleyip nasır'a raporunu vermiş:
- "böyle bir saldırıda ruslar geri çekilirler ve düşmanı ülkelerinin içlerine doğru çekerler. daha sonra da kışın gelmesini beklerler. kış gelip kar yağınca ve etrafı soğuk kaplayınca biz saldırıya geçeriz ve düşmanı mağlup ederiz."
nasır da bunu duyunca geri çekilmiş, şimdi de kışın gelmesini ve karın yağmasını bekliyormuş.
16 Mayıs 2023 Salı
BELEDİYE DUVARI
Kemer de kaldığımız otelde İçişleri bakanlığınca Belediye başkanlarına yönelik bir toplantısı vardı. Çoğunlukla AKP li belediyelere yönelik seminerler vardı. Otelin çay bahçesinde bir grup belediye başkanı sohbet ediyordu. Biri heyecanla görev de yaptıklarını anlatıyordu.
--Göreve gelirgelmez , belediyenin kırmızı olan duvarlarını yeşile boyadım.
Niçin diye sorulunca
--Belediye duvarları kırmızı tuğla ile kaplanmıştı. Radikal bir karar almam gerekiyordu. ( METİN GÖKALP)
BARIŞ MANÇO ALMAN OLSA
Hamburg konserinde inatla kulise girmek isteyen bir Alman kadınla muhatap olduk.Sonra Barış'ın onayı ile kadını içeri aldık. Barış'a sarıldı. Biraz sohbet etti. Ayrılırken Barış Manço'ya bir hediye ile bir mektup verdi. Kadın gidince Barış bizim yanımızda mektubu açtı.Kadın , sanatçı olarak onu beğendiğini, sevdiğini evlenmek istediğini yazıyormuş. Evlenirse Almanya da oturum alabileceğini de eklemiş.
Barış Manço,
--Benim Avrupada serbest dolaşım hakkım da , ne yapsam acaba ? dedi
(METİN GÖKALP- TURNE ANILARI)
3 Mayıs 2023 Çarşamba
NECATİ BAŞARA
Şair,ozan Necati Başara şöhretine karşın parasal sıkıntı yaşamaktadır. Tokat'taki ağabeyine telgraf çekerek para istemek için postaneye gider...Ama parası da yoktur. "Telgraf çekeceğim kelimesi kaç kuruş?" Örneğin "5 kuruş" dediklerinde bir bakıyor cebinde sadece 20 kuruşu var. Yani en fazla 4 kelimelik telgraf çekebilecektir.. Yazar. "Tokat, Hayati. Para, Necati" Yazıp veriyor memura. Memur alıp bakıyor ve diyor ki: -Bu nasıl telgraf beyefendi? Kim ne anlayacak bundan? -Siz Tokat'a gönderin. Orada anlarlar memur bey. Veriyor 20 kuruşu ve yolluyor dört kelimelik telgrafı. Tokat postanesi abisi hayatiye ulaşırlar.Ve para gelir. NECLA AKBEN
ORTODOSK AÇILIMI
Oportünist, goşist, revizyonist gibi kelimelere alışmıştık. Ama bir arkadaş CHP eleştrisinde Ortodosk solcular diye bir ifade kullandı..Ben o ne ya? Küfür mü ediyor? dedim. Yanımda ki arkadaş iyi bir şey dedi. Katoliklik "katı"dan geliyor. Protestanlar bunu protesto ediyorlar . Ortodoks ise "orta"dan geliyor. Yani ikisinin ortasında. Onlar ılıman yani... Vay canına
SAMİ ZAN'IN SÜNNETÇİLİĞİ
Sami Zan ise öğrenciyken bir doktorun, en kötü koşullarda bile, sünnet operasyonu yaparak para kazanacağını düşünmektedir. Fakülteyi bitirdikten sonra Mardin’in İdil ilçesine tayini çıkar. Doktor arkadaşı Muzaffer Sertabipoğlu na gelişmeleri aktarır.
---Ben kral olarak doğsaydım, krallık dünyada yasaklanırdı. Hükümet Hekimi olduğum İdil ilçesinde halkın çoğunluğu Süryani Hıristiyan; sünnette daha siftahım yok.”
KAN KARDEŞLERİ
Toroslarda Karacaoğlanın kara sevdası filmini çekiyoruz. Kalçamın sağ altında bir sızı hissettim. Dikene oturdum zannettim. Bir baktım sarı bir akrep. Isırılmışım. Rol icabı taşıdığım hançerle akrebi öldürdüm ve pantolonumu kestim. Sete doğru koştum. Zehirin emilerek alınması lazım.Herkes şaşkın. O sırada Yılmaz güney geldi, beni yere atarak yara yerini emmeye başladı. Sonrasında diyorlar ki, emen kimsenin ağzında yara, dişinde çürük falan olmaması lazımmış. Bunu düşünecek durumda değildim. Bu olaydan sonra kim önerdi bilmiyorum, Yılmazla kan kardeşi olmaya karar verdik. Bizi izleyen Sami Hazinses,''Şimdi bende kankardeşi olmak istesem beni beğenmezsiniz ''gibi bir şey söyledi.Yılmaz ''O ne demek lan ? '' dedi. ''Sıyır kolunu.
Orada bir laz, bir Kürt ve Ermeni olarak kan kardeşi olduk. ALİ DUYGU SAĞIROĞLU
İZ
Kentleri kuranların,yasa yapanların, ulusal kahramanların insanlığa bıraktığı izler,kısa sürer.Mucitlerin icatları ise daha gösterişsizdir ama izleri her yerde hissedilirve sonsuza kadar sürer. FRANCİS BACON
2 Mayıs 2023 Salı
TAKSİM'E ÇIKIŞ
2008 1 MAYISINDA tAKSİM ALANI YİNE KAPALI. çIKMAK İSTEYEN KİMİ GRUPLAR polis ablukasındayken alana istanbul emniyet müdürü Celalettin Cerrah geldi. Alana giremeyen gruplardan biri elindeki pankartı Celalettin Cerrah'a doğru sallayarak,
---Müdürüm bu pankartı anıta koysana ded
Marco polo taşları
Kubilay Han, Marco polo'ya bir köprüyü göstererek sorar.
--Köprüyü taşıyan taş hangisi?
Marco Polo, taşları anlatır.
Kubilay sıkılır.
--Köprüyü kemer taşıyor. Sen bana taşları anlatıyorsun.
Marco Polo, dediğinden ısrarcıdır.
--Sultanım taş yoksa, kemer de yoktur.
HAPİSHANE AĞACI
Behice Boran , anlatıyor:
En yaşlı tutuklu bendim. Tutuklu kadınların çocukları bana ''Anneanne''derlerdi.Bir gün havalandırma da güneşlenirken, küçük bir çocuk yanıma geldi.Duvarın dibine götürdü.Küçücük bir ot bitmiş. Onu göstererek sordu.
--Anneanne, ağaç bu mu?
29 Nisan 2023 Cumartesi
ANNA KARANİNA ÖLÜRSE..
Anna Karenina'yı yazmak için odasına kapanan Tolstoy yardımcısına, " Her ne olursa olsun odama girme. Getirdiğin yemekleri kapının önüne bırakabilirsin, çok acil bir şey olursa da kapıyı tıklarsın. " der.Bu söz üzerine yardımcısı yemekleri kapının önüne bırakmaya başlar.Bir gün yardımcısı, hep yaptığı gibi öğle yemeğini bırakmak için odanın kapısına gittiğinde Tolstoy'un kahvaltıyı almadığını görür. Endişelense de öğle yemeğini bırakır ve oradan ayrılır.Akşam yemeğini götürdüğünde ise öğle yemeğininde alınmadığını görür, kapıyı tıklar ancak bir yanıt alamaz.Ne olursa olsun içeri girmemesi gerektiğini düşündüğü için Tolstoy'un bir akrabasını çağırır ve ondan odaya girmesini ister. İçeri giren genç adam yerde cenin pozisyonunda ağlayarak yatan Tolstoy'a ne olduğunu sorar ve " Anna Karenina öldü. " yanıtını alır.
SAYIN BERNARD..
Uçuş işletme başkanı sabah brifinginde önceki gece herhangi bir olay olup olmadığını sorar? Uçuş harekât müdürü söz alarak “Efendim dün akşam Zürih'ten gelen uçağımızda maalesef yolcularımızdan sayın Bernard vefat etmiştir” diye rapor verir. Oysa gerçekte ölen Saint Bernard cinsi köpektir ve mesajda Sn. Bernard diye yazılmıştır. OSMAN GAZİ BAYKAL
BİR GARİP MÜŞFİK KENTER
Müşfik Kenter'in Bir Garip Orhan Veli oyunu o kadar tutulur ki; Rumelikavağı’ndaki müdavimi olduğu Süper Yenigün Balık Lokantasına gittiğinde O kapıdan girdiği anda, her seferinde, bütün kadehler “Bir Garip Orhan Veli” için kalkarmış. MURAT MERİÇ
HALKIMIZ
Halit Çelenk’in “İdam Gecesi Anıları” adlı kitabında aktardığı bir anekdot vardır. Yusuf Aslan’ın idam sehpasındaki son sözleri, “Ben ülkemin bağımsızlığı ve halkımın mutluluğu için bir defa ölüyorum. Sizler, bizi asanlar şerefsizliğinizle her gün öleceksiniz. Biz halkımızın hizmetindeyiz. Sizler Amerika’nın hizmetindesiniz. Yaşasın devrimciler! Kahrolsun faşizm!” olmuştur. İnfaz savcısı, bu sözlerin tutanağa yazılması esnasında müdahalede bulunur ve “halkımın” sözcüğünün “milletimin” sözcüğüyle değiştirilmesini ister. Halit Çelenk ve diğer avukatlar, buna itiraz eder ve sözün Yusuf Aslan’ın ağzından çıktığı gibi yazılmasını isterler. O esnada, idam kararını veren hâkim Ali Elverdi şöyle der: “Bunlar ‘millet’ demez, ‘halk’ derler, ‘halkımız’ demiştir, doğrudur.”
KABE DE BİR KÜRT
Bir Kürt Diyanet kafilesiyle hacca gider. Kabe'nin yanında bir arkadaşıyla Kürtçe konuşur. Diyanet görevlisi "Bari Allah'ın evinde bunu yapmayın!" der. VAHDETTİN İNCE
ŞİİR NASIL YAZILIR?
Ünlü Fransız ressam Degas ünlü Fransız şair Mallarmé'ye şöyle sorar bir gün:
“Fransızcayı, vezni, kafiyeyi biliyorum. üstelik bâzı fikirlerim de var. fakat yazdığım şeyler şiire benzemiyor; acaba neden?”
Mallarmé’nin cevabı ilham vericidir:
“Şiir fikirlerle değil, kelimelerle yazılır.”
TANIŞMAK İÇİN 3 İSİM
Avni Arbaş ve eşi Henriette bir yaz günü Antibes plajında Picasso ile karşılaşmışlar. Henriette Picasso'ya
'Hayatta üç kişiyle karşılaşmak isterdim.' demiş, 'Siz, Charlie Chaplin ve Paul Robeson.'
Picasso gülümseyerek 'Ya Nâzım' demiş, Onu tanımak istemez miydiniz?"
FIKRA DEĞERLİDİR
Yazı işleri müdürü gazete de yeni yazmaya başlayan Süleyman Nazif'e istediği parayı yazdığı kağıda bakar.
-- Yanlış yazmışşsın galiba. uzun yazıya 1mecidiye, kısa yazıya 2 mecidiye istemişsin.
--Yo doğru der Süleyman Nazif. Kısa yazı marifettir
28 Nisan 2023 Cuma
OKUMAK VE MİLİTARİZM
Kıbrıs olayları zamanı Aziz Nesin, bir arkadaşı ile meyhanededir. Arkadaşı rahatsızlanır. Onu hastaneye götürmek üzere dışarı çıkarlar. Dışarı da kıbrıs olayları dolayısıyla protesto gösterileri arasında kalırlar. Göstericiler arasında Fransızca dan çeviriler yapmakta olan bir dostuda vardır. Elinde bayrak bağırmaktadır.
--Kıbrıs Türk'tür,.Türk kalacak.
Aziz,yanından geçen arkadaşına söylenir.
--Fransızca bilmen bile işe yaramıyor demek ki...
Önceleri bu konuşmaya anlam veremeyen arkadaşı seneler sonra bu sözü Aziz Nesin'e hatırlatır.
--O gün ne demek istedin?
Aziz Nesin,--Çok okumakla bu kötülük nasıl bir arada oluyor onu sordum
CUNTA' NIN İYİLİKLERİ
AZİZ NESİN'E SORUYORLAR
12 EYLÜL HİÇ Mİ İYİ BİR ŞEY YAPMADI
AZİZ NESİN-- YAPMAZ OLUR MU? ELBETTE YAPMIŞTIR DER.VE ÖRNEK VERİR.
--MESELA TAKSİLERE TAKSİMETRE TAKTIRDI. BU İYİ BIR UYGULAMA. AMA SIRF BUNUN İÇİNDE BİR CUNTAYI DESTEKLEYECEK DEĞİLİM.
25 Nisan 2023 Salı
MACRON GAFLARI
Emanuel Macron'un, bir gösteri sırasında yolunu kesen gençlerden biri bağırır. “İşsizim” .
Macron, “Sokağın karşısına geçsem size iş bulurum” karşılığını veriyor.
Bir de ekonomi bakanıyken karşısına çıkan sendikalı bir işçiye söylediği sözler var:
“Üzerinizdeki tişörtle beni sindiremezsiniz, çalışırsanız, sizin de takım elbiseniz olur.”
DOKTRİNEL ATATÜRKÇÜLÜK
Peyami Safa bir gün Atatürk’e: “Günün birinde fikirlerinizin doktrinleşmesinden korkmuyor musunuz” diye sorar. Mustafa Kemal cevaplar: “İşte o zaman yanarız...ÜMİT ALAN
BAKTERİYEL DÜELLO
Alman Başbakanı Bismarck, Alman bilim adamı ve siyasetçi Rudolf Virchow'un eleştirilerine öfkelendiği için bilim adamını düelloya davet eder.Virchow, "Meydan okunan taraf olduğuma göre silah seçme hakkı benim," der ve İki büyük ve görünüşe göre eşit olan sosisleri seçer.
"Bunlardan bir tanesi ölümcül bakterilerle dolu; diğeri tamamen sağlam. Ekselansları hangisini yiyeceğine karar versin, ben diğerini yiyeceğim." Başbakanm düelloyu iptal ettiğine dair mesaj geldi. Küçük, Kahverengi Anekdot Deferi, Clifton Fadiman, ed., 198
İNGİLİZ VOLTAİRE
Fransa karşıtı düşmanca fikirler İngiltere de yayılırken, Voltaire de yurdundan ayrı İngiltere de yaşamaktadır. Bir alış veriş esnasında ağzından Fransızca kelimeler kaçırınca toplumsal bir lince uğrar. Kendini şu sözlerle savunur.
--Arkadaşlar etmeyin. Ben İngiliz olmam gerekirken Fransız olarak doğduğum için zaten talihsiz bir adamım.
Bu sözler sevinçle karşılanır. Alkışlararasında faytona bineken kendi kendine söylenir:
--Sizi Züppe İngilizler !
12 Nisan 2023 Çarşamba
MENEMEN HAPI
Yaşlıca bir kadın İzmir'den trene binmiş. kondüktöre ''Yavrum Menimen'e varınca beni bildirive, aman unutma" demiş.Kondüktör de "Tamam teyzem" demiş.. Teyze uyumuş. Kondüktör unutmuş. Tren Menemen'i geçmiş. sonra kondüktör teyzenin ineceğini hatırlayıp makiniste koşmuş. Makinist "Dur, ben treni geri alayım, Menimen'e geri dönelim. soran olursa da 'Yanlış makasa girmişiz' deriz" demiş. Menemen'e dönününce teyzeyi uyandırmış "Kalk teyzem, Menimen'e vardık" demiş. Teyze uyanmış çantasını açmış, bir hap çıkarıp yutmuş. Biryandan da " ben bugün doktora gittiydim, doktor iki tane hap verdi. Birini Basmane'de alcen dedi, ikinciyi de Menimen'i vannca alcen. " demiş.
MEHMET AKİF VE PASTEUR
Mehmet Akif'in mektebe girdiği yıl, Paris'in Dutot Sokağı'ndan Halkalı'ya bir Türk hekimi geldi: Rıfat Hüsamettin. Mektebe mikrop kültürünü getiriyordu; bu yeni ilmi Pasteur'ün (2 yıl) kendisinden almıştı. Akif, bu muallimden Pasteur'ün yalnız ilmini öğrenmedi; büyük feragatini de dinliyordu. Pasteur dan etkilenmişti. Arada, bana Pasteur'ün resmini gösterir: ‘Bu ne ilahi yüzdür' der, öperdi… MİTHAT CEMAL
O SOLE MİO
“Bugün bir gazetede okudum. ‘Bir opera sürprizi’ diye bir yazı...
Bir genç hafif müzik sanatçısı izleyicilerine sürpriz yaparak bir opera parçası söylemiş: O sole mio!” e bana ne. sole mio opera şarkısı değil napoliten bir parçadır
RENGİN GÖKMEN
MEMO BARLAS
Mehmet Barlas bir gün Tayyip Erdoğan’la yine bir canlı yayında birlikteler.Erdoğan’a ‘AK Parti’ye AKP denmesine neden kızıyorsunuz?’ diye soruyor.Diyalog şöyle bitiyor…Erdoğan: ‘Şimdi sizin isminiz Mehmet, size başka bir isimle seslenilse…’M. Barlas: ‘Bana da küçükken Memo derlerdi, ne olacak canım?
11 Nisan 2023 Salı
Şiir İneği
Nahit Ulvi,Dul Ümmü'nün yası şiirindeki,''Dostlar ölüverdi sarı ineği ''dizesini kast ederek,''Ben Türk şiirineinek kazandırdım ''deyince Salah Birsel, ''Sen zaten Türk Şiirini ahıra çevirdin ''diye yanıt verir.
8 Nisan 2023 Cumartesi
ŞİKAYET MAKAMI
Iğdır'ın ilçe olduğu yıllar… Adalet Partisi iktidarda, İçişleri Bakanı Iğdır'a gelmiş, bir kahvehanede yurttaşların dertlerini dinliyor. O yörenin renkli simalarından Şıh Hüseyin elini kaldırıp söz istiyor. Şunları söylüyor Kürt şivesi ile:
-Bagan beg, Bakan beg, Angara'da çıhıyorsunuz hergele meydanına bağırıyorsunuz "Boş adaaam, Iğdır'a gaymagam!" Kim goşuyor geliyorsa onu bize yolluyorsunuz!
Bakan şaşkın, kaymakam da yanında oturuyor işin kötüsü, o da kıpkırmızı. Şıh Hüseyin, Bakanın partilisi de, tanıyor da yakından, diyor ki:
-Yahu Şıh, böyle denir mi, bak ayıp oluyor, kaymakam bey yanımda oturuyor yahu! Bir sorununuz varsa kaymakam bey'le ilgili, şikâyet edin, araştıralım, böyle uluorta suçlama olmaz ki…Şıh Hüseyin'in yanıtı tarihe geçecek türden:
-Peh! Şikâyet edeyim de vali yapasınız!
6 Nisan 2023 Perşembe
CUMHURİYETÇİ-DEMOKRAT
Cumhurbaşkanı Roosevelt nihayet dayanamadı. “Sana bir şey sormak isterim, arkadaş,” dedi. “Niye
Demokrat’sın?”
Adam cevap verdi: “Çünkü benim büyük babam Demokrat’tı, babam Demokrat’tı, ve ben de
Demokrat’ım.”
Cumhurbaşkanı, “Pekala, arkadaş,” dedi, “bir an için farzedelim ki, senin büyükbaban bir eşekti;
baban da bir eşekti, sen o zaman ne olurdun?”
Sarhoş Amerikan vatandaşı, Cumhurbaşkanına cevap verdi: “Cumhuriyetçi.”
MAREŞAL MENDİLİ
Hitler 1933 yılında başbakan olur olmaz, ülkenin kader”Hini avuçlarına aldı.
Devlet Başkanı Mareşal Hindenburg’un etkisi kalmadı. Şekli görüşmelere devam ederlerdi.
2
Hitler, bu görüşmelerden birinde, Hindenburg’ dan ricada bulundu: “Mendilinizi bana hatıra
olarak verir misiniz?”
Mareşal şiddetle reddetti.
“Mümkün değil. Benim de burnumu sokabileceğim bir şey bulunsun
seçim şartı
Amerikalı bir politikacı, rakip partiye bir öneri getirir.
“Ben Cumhuriyetçiler’le bir pazarlık yapmak istiyorum. Eğer onlar Demokratlar hakkında yalan
söylemezlerse, biz de onlar hakkında doğruyu söylemekten vazgeçeceğiz.
4 Nisan 2023 Salı
HERKE AYNI OLURSA..
Fransa da Orleans demir çelik fabrikaları yakınında bir salonda Jean Marie Le Pen, birlik ve beraberlik içinde yaşamaktan söz etmektedir.
---Her Fransız şunu söylemeli. Göçmenler dönün ülkenize! Fransa kültürünü bozmayın. Ne güzel ses di mi?
Düşünsenize 50 milyon Fransız aynı şeyleri düşünüyor, aynı şeyleri söylüyor, aynı dilde, aynı duyguda...
Arka sıralardan aktivist Jeanne St. Perrin 'in sesi duyulur.
--Lanet olsun öylesi fransaya.
AİLE DE SİYASET
--Akşam çıkcan mı?
--Yok be olum. Evde sıkıntı var.
--Noldu?
--Bizimkiler kavga ettiler. Ayrilcaklar galiba.
--Boşver onları hep ediyorlar. Sen gel.
-- Bu sefer durum ciddi. Annem babama " Bir daa Kılıçdaroglu'nun adını bu evde anmayacaksın. Ya ben, ya o ! Diye bağırdı.
--Eee
--'Babamda balkona cıktı . Izmır marşı söylüyor.
RÜYALANMA
Düzceli bir Abzegh büyüğü , Hajkasım'a danışmış.
Ramazanda sahurdan sonra uyuduğumda bazen rüyalanma oluyor. Bir kez boy abdesti aldığımda karım kıskançlığindan dünyaları yıktı
--Nasıl olurda rüyada birşeyler görürmüşüm? Rüyada bile olsa başka birini nasıl istermisim falan.
Artık bu tür ihtilamdan sonra korkup abdestte alamıyorum. Orucum bozulur mu ,ne yapayım?
Hajkasım,
Abdesti boşlama, hanımı boşa demiş
BENZİN MAZERET Mİ?
1940. Hava Tümen komutanı Erzincanda teftişe gider. Pilotların bir çardakta sohbet ettiğini görünce hışımla niçin uçuş yapılmadığını sorar. Tayyare tabur komutanı
-- Benzin yok der.
--Bırak şimdi benzini der paşa. Ben size niye uçmuyorsunuz onu soruyorum.
( Emekli Tüm. Gen. Hayrı Gülşen )
27 Mart 2023 Pazartesi
PLEVNE'NİN ÇERKESLERİ
Plevne savaşında bir bölük komutanından Gazi Osman Paşa’ya Çerkes askerlerin düşman askerlerinin atlarını alıp askerleri serbest bıraktığı şikayeti gelir.Bunun üzerine Gazi Osman Paşa Çerkes komutan ile görüşüp ona niçin böyle yaptıklarını sorar.Çerkes komutanda ona komutanaım biz askerleri nasıl olsa kolaylıkla yeniyoruz.Biz atlarını alıp geri salıyoruz ki ata binip tekrar gelsinler ki biz yine atları alalım.Komutanım bize at lazım at diyor ve Gazi Osman Paşa bu zekiliklerinden dolayı Çerkes askerlerin hepsini komutan yapar.
24 Mart 2023 Cuma
KİLİSE DUASI
Atatürk 1936 yılında, 700 Türk gencinin, yapılacak sınav sonunda, yurt dışına okumak üzere gönderilmesine karar verir. Şahap Kocatopçu da Maden Tetkik Arama Enstitüsü adına Belçika’ya gidecektir.
Hazırlıklarını yaparken, dinine diyanetine bağlı anneannesi yanına gelerek “oğlum öğrendim ki, Brüksel’de cami yokmuş. Olsun, sen yine haftada bir gün kiliseye git ve Allah’ına dua et” diyor...
TÜRKÇE EZAN
Eskiden de Türkçe Ezan tartışmaları hep olmuştur. Bir anekdot; arkadaşım, Hacı babasına; Türkçe Ezana ne diyorsun? Babası; Namaza karar verdiysen, sana istediğin dilde ezan okuturum. Sen Yeterki karar ver:) Es cümle;"Namaz Kalben kılındıktan sonra" Ezan dili önemli değil dır:) ( Anlatanı unuttuk)
15 Mart 2023 Çarşamba
KISKANÇ MUTASARRIF
Teke mutasarıfı, Ali Osman efendi,eşiyle bir seyahat sonucu Elmalı kasabasına uğradığında Elmalı kaymakamının evinde kalırlar. Kaymakam evi, haremlik ve selamlık olarak düzenlendiğinden Mutasarrıf şunları söylemek zorunda kalır.
--Uzun memuriyet yaşantımdan sonra bu ikinci zevcemi buldum. Onu da gözümün önünden ayırmak istemem. Söyleyin o da buraya gelsin. İsteyen yine istediği gibi otursun
14 Mart 2023 Salı
PARTİ BAYRAĞI
Yine Tunceli..80 öncesi. Devrimciler köyden şehirdeki yürüyüşe adam toplamaktadırlar. Ama iş-güç zamanı olduğu için sadece 1 kişiyi götürürler. Akşam miting sonrası köyerı dönen kişinin etrafına toplanan köylüler sorar;
--Şehirde ne yaptınız?
**Ne bilem yaw. Bizi götürdüler. Ellerimize çaputlu sopalar verdiler.Dediler ki bağırın. ''Parti bayrağı daha daha yukarı ! ''
--Sen ne yaptın?
--Yaw de get ! İş-güç zamanı evimizde çubuğumuzu kaldıramıyoruz,Nerde kaldı onların sopalarını kaldırmak? MAYOZ BÖLÜNMELER
DUVAR YAZISI
80 Öncesi, Ovacıkta Mustafa Kılıç adlı bir vatandaş gece ışığını söndürmüş, dışarıya bakarken evinin duvarına yazılar yazan gençleri görür. Ama duvarda yer kalmamıştır.Kendi aralarında ne yapacaklarını tartışırlar. Mustafa Kılıç camı açar, gençlerin yardımına yetişir.
--Çocuklar Geri kalanını sırtıma yazın isterseniz. MAYOZ BÖLÜNMELER
KONGRE DE TÜRKÜ
HADEP kongresindeyiz.Kalktım kürtçe türkü söylüyorum. Millette alkışlıyor. Alkış görünce ben durur muyum?Herşeyi söylüyorum. Yan masaya biri oturdu. Sürekli bir şeyler yazıyor. Ben de parti görevlisi falan zannettim.Adama mikrofonu uzattım. ''kine em '' diyorum. Adamdan ses çıkmıyor.
--Beyefendi neden söylemiyorsunuz*? dedim.
--Ben emniyet görevlisiyim dedi.
--Yok yaw dedim. Ama renkten renge de girdim.(ALİ AKTAŞ)
CUMARTESİ ANNELERİ
99 da, Galatasaray önünde göz altına alınan Cumartesi annelerinden Hanım Tosun,Mehtap Yurtluk ve Necmiye Aydın,serbest bırakılırlarken haklarında 2.ci bir dava daha açılır.Nezarethanede ruj, göz kalemi benzeri şeylerle çeşitli sloganlar yazmışlar diye. Ama gözardı edilen gerçek şu, bu 3 kadının da okuma ve yazması yoktur. MAYOZ BÖLÜNMELER
ÖKÜZ
Bir dönem ÖKÜZ diye bir mizah dergisi vardı.97 de Diyarbakır E tipi cezaevinde ki tutuklulariçeriye alınmasını istedikleri yayınları bir liste halinde idareye vermesi için gardiyana uzatmışlar. Listeye göz atan gardiyan
--Ya siz manyak mısınız ulan ? der. Cezaevine canlı hayvan alınmadığını bilmiyor musunuz siz?
7 Mart 2023 Salı
TESETTÜR
Kadınların tesettür konusundA özgür olduğuna inanmıyorum. Erkekler tarafından dayatılan bir şey bu. Kadını cinsel dürtülerden korumak için falan diyorlar. İyi de yalnız erkeklerin mi cinsel dürtüleri var ? Kadınlarda erkeğe karşı cinsellik hissetmiyorlar mı? Erkekler de çarşafa girmeli bence..LEYLA ERBİL
28 Şubat 2023 Salı
DEPREM
Dünyada mekan, ahrette iman
arzı hareket eyledi alemi cihan,
Talan var bu dünyada talan
Yüzbinler yatıyor çöken enkazda.
Zemheri ayında Anadolu da
Ermenisi,kürdü, Türkü,Arabı,
Huzur-u mahşerde soracaklar Rahman'a
Harami yerine bizi mi aldın?
Metin olmak lazım amma başım dönüyor.
Kefensiz insanlar için içim yanıyor,
Ekran başında, acı karşımda,
Artçılar çaldırmaz sazımı benim. METİN TURANLI
25 Şubat 2023 Cumartesi
SÜMER DİLİ
Sümer Dili Edebiyatı Bölümü mezunları ellerinde pankart kadro için protesto gösterisi yapıyorlar..
Vatandaşın biri de dayanamayıp "Apla size kadro verecek devlet 5000 yıl önce yıhıldı yav.." diyordu. 8erhan tenekecioğlu)
23 Şubat 2023 Perşembe
TÜM YETKİ
Savaş sonrası Almanya enkaza dönmüştür. Bu Açlık ,yoksulluk ve utanç karşısında Conrad Adenaur ,şoýle der:
--Umarım bir daha İsa bile gelse tüm yetkiyi bir kişiye verecek kadar aptal olmayız.
20 Şubat 2023 Pazartesi
AKADEMİK YAŞLILIK
Nermin Abadan Unat, bir toplantı da otururken kapı açılır içeri Prof. Dr İoanna Kuçuradi girer. O dönemda 100 yaşında olan Nermin hanım, 85'in de olan Kuçuradi 'yi arkadaşlarına göstererek konuşur
--İoanna biraz yaşlanmış galiba.. FATMAGÜL BERKTAY
JACKİE CHAN
Bir sinema dergisi Jackie Chan'e soruyor.
,--Bol aksiyonlu ve tehlikeli sahneleriniz var. Neden dublör kullanmıyorsunuz?
--3. kattan atlayabiliyorsam atlarım. Atlayamazsam 2. kattan atlarım.
YANLIŞ YÖN
Solomon,kötü giden herşey için Hz. Musa'yı suçluyordu.Nedenini sorduklarında
--Musa, Kızıldenizi geçtikten sonra sağa değil, sola dönseydi Araplar kumu, biz petrolü alacaktık...der.
MUŞLU ÇOCUK
Varto İlçe Başkanı Ali Haydar Dikmen anlatıyor: Dikmen dere kenarından geçiyor, ayaklarını dereye sallandırmış oturan bir çocuk görüyor. Adı “İhsano” (yani İhsancık) olan bu çocuğa önce Zazaca soruyor: -Bu su içilir mi çocuk? Çocuk hayır anlamında başını arkaya doğru sallar. Dikmen yine sorar: -Sen Kürt müsün? Baş yine arkaya doğru sallanır. -Türk müsün? Baş yine arkaya… Dikmen kızar: -Nesin ulan sen, dilsiz misin? Çocuğun dili Türkçe olarak çözülmüş işte bu sorudan sonra: -Su pohlidir içilmez, ben Muşliyem!
SEKS YILDIZI
Hükümet sistemi, sansür,eğitim sistemi gibi hiç bir sosyal konuda fikrimi sormayan bir gazeteci Silviya Kristel öldüğü zaman ta Paris'e kadar üşenmeyip telefon açarak bana ''Bu konuda ne düşünüyorsun? '' diye soruyor.Seks yıldızıyım ya, başka konular da bilgi sahibi olmamız yasak sanki..ARZU OKAY
18 Şubat 2023 Cumartesi
BOŞ ARABA
Churchil de rakibi İngiliz İşçi Partisi lideri Clement Attlee için şöyle demişti:
“Boş bir araba durdu. İçinden Mr. Attlee çıktı”…
KOALİSYON
6 Kasım 1961 tarihli Milliyette Hasan Pulur şöyle bir anekdot anlatır.
CHP Artvin Senatörü Fehmi Alparslan, Anadolu Kulubü’ndeki garsona: “Fazla bir şey yemeyeceğim. Hafif tertip bir ikili koalisyon yapsınlar” der. Garson teredütle “Anlayamadım efendim, ne emrettiniz?” deyince gülen Alparslan’ın cevabı şu olur: “Evladım, bana bir kadeh Amerikan viskisiyle bir parça Rus salatası getiriver..” AYŞE HÜR
BERNARD LEWİS TÜRKİYE DE
Bernard Lewis,1950 li yıllarda türkiyeyi sık sık ziyret etmektedir..türk modernizasyonun başarısını anlatmak için ankara nın balgat ilçesine yaptıgı iki ziyareti ve vu ziyaretler sonrasın köy olan balgat ın nasıl modernleştiğini anlatır..rivayet odur ki; mr lewis röportaj yapmak için balgata gitmeden evvel amerikadan istettiği tercumanı soyle tanımlamıstır..
"bayan, orta yaşlı, fazla güzel olmayan, tam manasıyla modern görünüşlü olmasına gerek olmayan birine ihtiyacım var"
PAPAZIN VAAZI
Kilise de vaaz veren yaşlı bir Papaz, kendisini dinleyen dindaşlarına şöyle diyormuş :
«...Bizi kötülüklere sürükleyen birtakım kuduz köpekler vardır ki ta içimizde tüner ve engel olmadığımız sürece bizlere hükmeder. Bunlar KISKANÇLIK, HASET, ŞEHVET gibi şeylerdir ve her biri en azılı şeytandan da beterdir. İçimizdeki bu kuduz köpekleri teker teker öldürmedikçe selâmete çıkmamız ve cennetlik olmamız mümkün değildir. Örneğin, ben kendim, uzun yıllar uğraştım ve bunda başarılı oldum; kıskançlık denen o kuduz köpeği boğdum; hele o şehvet denen en azılı köpeğe gelince onu da ezdim, yok ettim, işte şimdi rahata eriştim». Konuşmasının tam bu noktasına gelince, arka sıralarda oturan birisi dayanamamış kalkmış Papaz efendiye şöyle haykırmış :
«...Muhterem peder, bana öyle geliyor ki o sonuncu köpeği siz kendi ellerinizle öldürmediniz, fakat o kendi eceliyle öldü.»
10 Şubat 2023 Cuma
YAKUT PEYGAMBER
Hoş sehbet Haci Enver
Dayım van depremini anlatıyor.
--Yerin dibi dedihları yeri gördüm. Kaç saat kaldım bilmenem yuhardan 3 kere bir mübarek ses geldi.. Kimse var mı? Dedim men varem. Ama sesim çihmi. 3 cüde bağırdım. Işte ikindiye yahindi delikten bir adem geldi. Sarılar içinde. Meğer Yakut peygambermiş..
Onlar Akut olmasın dayı?
Ben bilmenem. Hepsi peygamber gibi adamlardı. (Orhan Uğurlu)
9 Şubat 2023 Perşembe
DEPREM DE ACI VE İHTİYAÇ
çağdaş hukukçular derneği olarak ikinci gün vardığımız değirmendere de yol üstünde durmaksızın çukur kazan bir amca vardı. Erzincan depremini yaşamış bu eski inşaat işçisi izmitte bir tuvalette yatıp kalkan biri.
Karamürsel de bir hemşeri ziyaretine gelmiş. Bayağı içtikleri o gece tüm arkadaşları kurtarma faaliyetine katılırken o kazma küregı sırtlanip karamürsel, gölcük, değirmen derede foseptik çukurları açmaya başlamış. Ne yapıyorsun diye laf attığımda bana söyledikleri kulağımdan gitmiyor.
--Acı , sıçmaya engel değil
3 Şubat 2023 Cuma
KIRK KİLİSE
Kırklareli'den (o zaman ki adıyla Kırkkilise) gelen bir kadı bu uzun bekleyiş sırasında önemli bir sancak merkezi olan Manastır'a tayini için dilekçe veriyor, ısrar ediyor. Diyorlar ki 'Orası çok önemli bir merkezdir senin oraya tecrüben yetmez.' Kadı da 'Canım diyor Kırk tane kiliseyi idare ettik bir manastırı mı idare edemeyeceğiz." ilber Ortaylı
AYRANLI RAKI
50 Lİ yıllarda cumartesi geceleri,Şehir Hatları tarafından tahsis edilen vapurda gençler için danslı geceler düzenlenirdi.Vapurda alkol yasak olduğu için kokusuyla rengiyle rakıyı kamufle eden Ayran keşfedilince bu gecelere AYRANLI RAKI geceleri denmiş.
Rakının yanında su yerine ayran tercih edenlerden biri de Kerim Kerimol'dur.Ayransız rakı içmezmiş. VEFA ZAT
KEMAL ÖZER BASTONU
ŞAİR Kemal Özer, bir sakatlık sonucu baston kullanmaya başlar. Sakatlıktedavisi bittikten sonra da bastonu atmaz. Sebebini de açıklar.
--Benden çok ona hürmet ediyorlar.Otobüste yer veriyorlar, kuyruta bekletmiyorlar..(ŞİİRİN GİZLİ TARİHİ)
TALİM-SALİM
Orhan Veli, Gelibolu da askerken , kışladan her kaytardığında '' Salim'in Meyhanesi''ne takımaktadır. Bir tatbikat sırasında tekrar kaytaracak, çadırının kapısına da şöyle bir kağıt asacaktır.
Herkes gider talime,
Orhan gider Salim'e .( Şiir'in gizli tarihi)
ECE AYHAN VE KUŞLAR
Kuşlar,kışın sığınacak bir yer aradıklarında içlerinden birine fedakarlık yapmak düşer. Bir tanesi bir cami ya da kilisenin vitrayına gagasıyla saldırır. Vitray kırılır. Kuş ölür,arkadaşları kırıktan içeri girerek sıcak bir yuvaya kavuşurlar.Buna Leyla Gencer'in Aya İrini de ki konserinde şahit oldum . ECE AYHAN
PULSUZ TAVLA
Mehmet Kemal'le imza günündeyiz. Bir genç geldi. Mehmet kemal'in ''Pulsuz Tavla'' kitabını imzalatıp aldı. 5 Dakika sonra genç yine geldi.
--Ben bu kitabı yanlış almışım.Bunu tavla öğreten bir kitap sandım . Roman gibi birşeymiş bu ...dedikten sonra kitabı masaya koyup kayboldu. REFİK DURBAŞ
PATRİYOT HAYATİ VE TAVLA
Patriyot Hayati,tavlanın her çeşidini iyi bilen bir sosyalisttir.Birgün kahvede oturuken şöhretini duyan bir genç ''Benmle hapis oynar mısın? '' der. Patriyot'un '' oynamam'' sözüne karşı gencin ısrarı devam edince,
--Bak der.İlk elde 2-1 attın. Nasıl oynarsın?
Genç,başlar anlatmaya. Patriyot tatmin olmaz.
--Sen nasıl oynarsın abi? sözüne karşılık ta şunları söyler:
--Ben tavlada ilk elde 2-1 atmam. Hadi git akranınla oyna REFİK DURBAŞ
EN GÜZEL RENK
Özdemır Asaf, sofrasını kurmuş demlenmektedir. Sohbet için yanina yaklaşanlardan biri sorar.
--Üstadim en sevdiğiniz renk nedir?
--Masayı görüyor musun der şair. Say bakıyım üstündekileri.
Adam saymaya başlar.
--Sulandırılmış rakı, yoğurt,beyaz peynir,karnabahar, kereviz, beyaz turp...REFİK DURBAŞ
31 Ocak 2023 Salı
ŞAKACI PAŞA
Hani bir zamanlar yanında çalışanlara ağır şakalar yapan bir paşa varmış. Yaz günü “Hadi kış oyunu oynayalım” der, hepsine kürkler giydirir, mangalları yaktırır, sıcak salepler, biberli tarhanalar içirerek bunaltır, kendisi ifil ifil hilali gömlekle karşılarına geçer gülermiş. Bir gün de öyküyü anlatana yaz oyunu oynayalım deyip, adamcağızı incecik giydirmiş, arabaya bindirmiş. Kendisi sarınmış bürünmüş. Adamcağız titrerken, “Çelebi burnum pek üşüyor, ne dersin?” diye sormuş. Çelebi öfkeyle, “Beyim, tek sıcak yerim var, burnunuzu oraya soksanız” yanıtını vermiş. bu fıkrayı ya Ulunay’dan okudum ya Mizah dergisinde. SENNUR SEZEN
NASIR'IN BALIĞI
Mısır'da her şeyin kıtlığının yaşandığı Nasır döneminden örnek bir fıkra: Nil kıyısında yaşayan bir adam, umutsuz bir açlık içinde Nil'e balık avlamaya gitmiş ve bir balık tutmayı başarmış. Zaferle balığı karısına getirip "İşte burada bir balık var, bu bizi bir öğün idare etmeli" demiş. Karısı da "Ancak onu çiğ yemeye hazırsan. Hiç zeytinyağımız, tereyağımız, ateşimiz yok; onu pişirmemin hiçbir yolu yok." Adam da tiksintiyle "Ben çiğ balık yemem." demiş ve balığı yeniden nehre atmış. Suyun yüzeyine çıkan balık "Yaşasın Başkan Nasır" diye bağırmış.
PİNOKYO
İsa Mesih, çölde gezinirkenağlayan bir ihtiyar görmüş. Derdini sormuş,--Kaybolan oğlumu arıyorum demiş.İsa, oğlunu tanıyacağımız bir işareti falan var mıymış
--oĞLUMUN ELLERİNDE ÇİVİLER VARDI.İsa mesih'in gözleri dolmuş. Baba diye bağırmış. İhtiyarda haykırmış
--Pinokyo !
ÇANKAYA DA BILDIRCIN
Bu öykü bir şaka mı bilemiyorum. Mustafa Kemal Paşa’ya hazırlanan bir yemekte, kapaklı bir sahana canlı bir bıldırcın konur. Ahçı, kapaklı sahanları sofraya gönderir, sofracı sahanları bir bir açar. Bıldırcınlı pilav, bıldırcın kızartması falan derken sıra canlı bıldırcının sahanına gelir. Kapak açılınca bıldırcın sahandan fırlayıp yuvar topar Mustafa Kemal’in kucağına kaçar. Mustafa Kemal, kuşu alıp, sofradan kalkar, bir daha sofrasında bıldırcın görmek istemediğini söyler.SENNUR SEZEN
TAHSİL NEDENİ
“Amerika cumhurbaşkanlarından James Garfield, daha önce bir üniversitenin rektörü idi. Bir gün, çocuğunu üniversiteye yazdırmak isteyen bir anne yanına çıkarak, ‘Rektör Bey, dersleri biraz basitleştiremez misiniz?’ dedi. ‘Benim çocuğum programınızdaki derslerin hepsini takip edemez. O, bir an önce üniversiteyi bitirmek ve hayata atılmak istiyor.’
Rektör Garfield, ‘Evet, hanımefendi, bu mümkün,’ cevabını verdi. ‘Yalnız, önce çocuğunuzun ne olmasını istediğinizi öğrenebilir miyim?’ Bildiğiniz gibi, Cenabı Hak, bir meşe ağacını yüz senede yetiştirirken, bir kabak için bir-iki ay yeterli.’”
30 Ocak 2023 Pazartesi
ÇALLI'NIN PALTOSU
“İbrahim Çallı ile Recep Peker Rejans’ın vestiyerinde karşılaşmışlar. İkisinin de paltosu aynı.
İbrahim Çallı ‘Aa ikimizin de paltosu aynı’ demiş.
Bunun üzerine Recep Peker ‘Ama benimkinin içinde kürkü var’ deyince; İbrahim Çallı: ‘Hocam benimkinin de içinde İbrahim Çallı var’ demiş.”
DİLEK TAŞI
Ben aslında kuyumcuydum. Ama aklımda hep birşeyler yazmak vardı. Birgün çalışırken
--Ben ne yapıyorum ?Gençliğim gidiyor tutamıyorum dedim. Sonra arkası geldi. Dilek taşı böyle oldu ALİ TEKİNTÜRE
27 Ocak 2023 Cuma
YAHUDİ AŞKI
“Yahudi arkadaşına gitmiş ‘Evleneceğim iki aday var. Biri çok zengin çok parası var ve dul ancak onu sevmiyorum.
İkincisi çok fakir ama çok güzel, onu da çılgın gibi seviyorum. Ne yapayım?”
Arkadaşı ‘Kalbinin sesini dinle, ikincisi ile evlen’ demiş..
23 Ocak 2023 Pazartesi
HOSTES , KEMER BAĞLARSA
İlk hostesimiz Adile Tuğrul, Gaziantep yolcularından birisinin emniyet kemerini bağlayamadığını görünce yardım etmeye çalışır. Tarifle kemerini bağlayamayan yolcuya bu kez Adile Hanım müdahale ederek kendisi bağlamak için adamın beline doğru eğilir. Bu kez Gaziantepli acayip bozulur. “De get bacım elleşme. Tövbe, tövbe estağfurullah! Bir avrat bizim kemerimize el sürebilir mi?” TURGAY NOYAN
SOĞUK VE ŞİİR
Fazıl Hüsnü Dağlarca, Kadıköy'de Sular İdaresi'nin yanında bir ev almıştır, kahveye ve çarşıya yakın olsun diye. Gelgelelim o apartmanda tüm daireler işyeri, bir tek onunki konut, bu yüzden geceleri ve tatil günleri kaloriferler yanmıyor, o da tek başına yaşadığı evde soğukta şiirler yazıyor… Ataol Behramoğlu ve Refik Durbaş'a bir buluşmalarında, ayrılırken diyor ki: "Eve gideceğim, soğuk da olsa kâğıtlar beni bekliyor, gidip vasiyet yazar gibi şiir yazacağım." Şiirin Gizli Tarihi-REFİK DURBAŞ
ŞAİR, ELÇİ VE SARHOŞ
Abdülhak Hamit Tarhan, Bombay da elçi iken gittiği bir klüpte içkinin dozunu kaçırınca, yanındakiler uyarmak zorunda kalmış.
--Aman efendim. Siz bir elçi, bir şairsiniz. Bu taşkınlıklar yakışır mı?
--Hayır efendim demiş şair. Ben şu an da ne temsilciyim, ne şairim. Sadece sarhoşum.
UÇAK'TA ÇAY
Trabzon seferinde hostes yolculara servis yapmaktadır. Erkek bir yolcuya ne içmek istediğini sorunca, yolcu “say” der. Bunun üzerine hostes “çay, kahve, meyve suyu, meşrubat, su vs.” diye olanları sayar. Yolcu bir kez daha “say” der. Hostes bir önceki gibi içecek listesini aynen tekrarlar!.. Yolcu bir kez daha “say” deyince şaşırarak etrafına bakınan hostese yandaki yolcu yardım eder.
--Kızım Çay istiyor anlasana işte. DENİZ DURULGEN
19 Ocak 2023 Perşembe
MÜHÜR
Rize de Referandum sonrası bir arkadaşımla konuşuyoruz. Sordum
--Evet mi, hayır mı dedin?
-- Evet demekten başka şansımız yoktu ki diye karşılık verdi. Mühür de ''EVET '' yazıyordu. ÖMER SÖZTUTAN
EŞEK SOHBETİ
Oğlunu evlendirmek konusunda ısrarcı kadın, yoksulluğuna çare olarak ta,
--para bulamazsak boz eşeği satar,başlık parası yaparız diyormuş. Uzun bir süre ısrar etmiş. Sonra o da bıkmış. Oğlan, bu ısrarların birden kesilmesini anlayamamış. Tam da kendini evlenmeye hazır hissettiği bir gün annesine seslenmiş.
---Anne, Anne ! Hele bana eşekten bahset!
(Fatih Arıtürk)
İSTİKLAL MARŞLARI
Sohbet halindeyiz. Arkadaşlardan biri;
--İstiklal marşı için açılan yarışmaya katılan diğer şiirler de yayınlansa keşke dedi. Hepsini görmüş olurduk.
Yeni tanıştığımız bir genç şiddetle karşı çıktı.
--Hayır efendim. Istiklal marşı, İstiklâl marşımızdır işte. Diğer şiirlerin yayımlanması gereksizdir.
Nedenini sorduk.
-- Ya onlardan biri daha iyiyse...dedi
CEMAL SÜREYA
16 Ocak 2023 Pazartesi
SÜRYANİ ÜLKÜCÜ
Türk- İslam sentezi ortada yokken, Ülkücülerin daha seküler olduğu zamanlar, Erzurum üniversitesinde solcu öğrenciler ayıklanıyor Bir Süryani öğrenci de eşyalarını toplarken Ülkücü biri soruyor:
-Gardaş, senin adını okundu mu ki, sen niye kalkmış hazırlık yapıyorsun?
-Ben Mardinliyim, hem de Hıristiyanım, burada bize hayat yoktur...
-Kim demiş onu, sana kimse bir şey mi dedi?
-Demedi...
-Eee?... Koy o eşyalarını geri... Biz bütün dinlere saygılıyız. Mardinli şaşırır ve çok memnun olur bu işe. Günler aylar geçer, Süryani genç,
"Ya ben ülkücüleri çok seviyorum , ne deseniz yaparım" der.
- İyi ya derler. Gel Müslüman ol... kabul eder sonunda. Kalabalık bir grupla müftülüğe giderler. Alkış ve kutlamaları karşı kaldırımdan izleyen bir Erzurumlu sorar:
-Yavu orda ne olir ele?
Orada bulunan bir Nurcu yanıtlar bu soruyu:
-Heç möhterem, bir tene ülkücü Müslüman olirmiş da... CAZIM GÜRBÜZ
TİYATRO'YA TEŞEKKÜR
BAŞKA BİR TÜRKİYE adlı kitaptan:
60 LI yıllar. Haldun Dormen tiyatrosu turnede.Antep'te serilenen oyundan sonra özel bir teşekkür notu gelir Dormen'e. Okur:
---Sanatçı dostlarımız, kentimize hoşgeldiniz. Sizleri aramızda görmek, bizleri çok mutlu etmektedir.
İmza: Tabarin Bar'da çalışan konsomatris dostlarınız.
İSTİKLAL MARŞI
Sohbet halindeyiz. Arkadaşlardan biri,
--İstiklal marşı için açılan yarışmaya katılan diğer şiirler de yayımlansa.Hepsini görmüş olurduk.
Yeni tanıdığım bir genç şiddetle karşı çıktı.
--Hayır efendim. İstiklal Marşı,İstiklal Marşı'mızdır işte. Diğer şiirlerin yayımlanması gereksizdir.
Nedenini sorduk.
--Ya onlardan biri daha iyiyse..dedi CEMAL SÜREYA
ANTEP BALIĞI
940 lı yıllar. Antep'e gidiyorum. Orada ki memur arkadaşlara istanbul'a özgü balıklardan bir çıkın hazırladım. Fevzipaşa istasyonun da indim. Ancak otobüs yok. Harp kıtlığı, burayı da vurmuş. Seferler azalmış. Akşam'a otobüs varmış. Eee Uskumlar bozulacak. Bir kamyon gördüm. Yanaştım. ''yer yok ''dedi. O sırada fötr şapkalı,Külot pantolonlu biri beni izliyormuş.
--Hayrola bey ? dedi. Vilayete mi?
--Evet dedim. Ama araç göndermemişler. Bir şey değil, balıklar bozulacak..
--Balıklar ? Vali bey'in mi yoksa?
Ses etmedim. Adamı bir telaş aldı. Deminki kamyonu durdurup , diğer yolcuları yukarı atıp, beni şoförün yanına oturttu. Başkarakol'a geldiğimizde, siyah bir makam otomobili bizi durdurdu. Meğer, beni karşılayan nahiye müdürü, vilayeti arayıp
--Beyefendi arkadaşınız yolda, balıklarda geliyor demiş. Valiye çıkardılar beni
VALİ ( Rahmetli Ali Rıza Türel) . elimi sıktı;
--Sizi çıkaramadım. Nerden tanışıyoruz beyefendi dedi.
Kem küm ederek durumu izah ettim. Güldü.Ve hoş gördü. Bir kısım balığı Vali beye ikram edince aynı hoş görüyü memur arkadaşlardan göremedim.
--Kebap yemekten bıkmıştık,biraz daha balık getirseydin dediler.SADIK ŞENDİL
9 Ocak 2023 Pazartesi
PAPA'NIN ASKERLERİ
2. Dünya savaşından sonra, Sovyetler’in nüfuz alanını Doğu Avrupa’ya genişletmesinin ardından, Vatikan Doğu Avrupa’daki katolikleri bahane ederek, Stalin ile nizalanmaya çalışınca, Stalin bir cemiyet toplantısında İngiliz elçi Sir Edwin’e, “şu papanın kaç tümeni var” diye sorarak, Vatikan’ı küçük görür. Bu anekdot bilinmekle birlikte Sir Edwin’in Stalin’e verdiği pek de bilinmeyen yanıt şöyle olur: “Papanın tümenleri yok ama 12 sadık adamı var!” OSMAN OZARSLAN
7 Ocak 2023 Cumartesi
YARIH BOĞAZI
Bir Avrupa gezisinden dönüyoruz. Hadi gemiyle dönelim dedik. Keyifli bir geziydi. Korint boğazından geçiyorduk, altımızda çayını yudumlayıp, telefonla konuşan bir gurbetçiye kulak misafiri olduk.
--Hee hee geliyom. ..Demlik söyledim..Çay içiyom..Nerde miyiz? Valla şimdi yarıhtan geçiyogh..Yavv yarığhtan diyom, yarığhtan geçiyoz..ZAFER ALGÖZ
4 Ocak 2023 Çarşamba
HOSTES KOLTUĞU
tekirdağ'da görev yapan bir öğretmen edirne'ye gitmiş ve geri dönecektir.
otobüslerde yer bulamaz. yalvar yakar olur, öğretmene bir otobüste muavin koltuğunda yer ayarlanır.
muavin, öğretmen arkadaşımıza bilet keser. yolculuk başlar. yolcumuzun bileti inceleyeceği tutar.
biletin "koltuk no" yazan yerin karşısında "o.k" harfleri yazmaktadır. ne olduğunu anlayamaz, hatta "bu ne ya? onun bunun kucağı mı demek oluyo şimdi bu o.k. harfleri?" gibisinden vehme kapılır, dayanamaz, muavini çağırır:
-bu o.k. ne demek oluyor?
-o mu? onnaa* ostes koltuuu* demek oluyo beya...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)